Almanya’nın başkenti Berlin’de 17-31 Mayıs Uluslararası Gözaltında Kayıplara Karşı Mücadele Haftası dolayısıyla eylem yapıldı.
Eylem, ICAD ve AvEG-Kon’un çağrısıyla Cumartesi Anneleriyle ve dünyada gözaltında kayıplara karşı mücadele yürüten tüm kayıp yakınlarıyla dayanışma, gözaltında kayıpların akıbetlerinin açıklanması ve sorumluların yargılanması için Kreuzberg gerçekleştirildi. Saygı duruşunun ardından ICAD Uluslararası Büro’nun Türkçe ve Almanca mesajları okundu. Mesajda egemen sınıfların kendi iktidarlarını korumak için toplumsal muhalefete yönelik uyguladıkları bu saldırı yöntemiyle dünyamızda şimdiye kadar yüzbinlerce insanın devlet güçleri veya onlara bağlı paramiliter çeteler tarafından kaçırılarak kaybedildiği belirtildi. Bu kirli yöntemle toplumda kaygı, belirsizlik ve korku yaratılmaya ve böylece toplumsal muhalefetin susturulmaya çalışıldığı ifade edilen mesajda, kayıp yakınlarının, insan hakları savunucularının, ilerici ve devrimci güçlerin mücadelesi sonucu birçok ülkede devletlerin bu saldırısının önemli oranda geriletilebilindiği vurgulandı.
Gözaltında kayıpların yaşandığı ülkelerden örneklerin verildiği mesajlarda, gözaltında kayıplara karşı gelişen mücadele de anlatıldı. Arjantin’de Plaza de Mayo Anneleri’nin uzun yıllara yayılan mücadelesi ve Türkiye’de Cumartesi Anneleri’nin 25 yıllık mücadelesinin yol gösterici olduğu belirtildi, mücadelelerini büyütme çağrısı yapıldı.
Cumartesi Annelerinin 25 yıldır süren mücadelesinin, Amed’den Batman’a kadar Kürdistan’da kayıp yakınlarının mücadelesinin selamlandığı eylemde, Türk devletinin Cumartesi Annelerine getirdiği Galatasaray yasağı kınandı.
Sol Parti Berlin Eyaleti Milletvekili Hakan Taş yaptığı konuşmada, gözaltında kaybetmelere karşı duyarlılık çağrısı yaptı ve Cumartesi Annelerinin 800. Haftasında yanlarında olacağını belirtti.
GÜLÜSTAN DOKU VE HÜRMÜZ DİRİL’İN AKIBETİ SORULDU
Eylemde 5 Ocak’tan beri kendisinden haber alınamayan 22 yaşındaki Gülistan Doku’nun ve Şırnak’ın Beytüşşebap ilçesine bağlı Kovankaya köyünde 11 Ocak’tan beri kayıp olan 71 yaşındaki Hurmüz Diril’in akıbeti soruldu.
Gülistan Doku’nun ve Hürmüz Diril’in 4 ayı aşkındır kayıp olmalarından, Şimuni Diril’in öldürülüp bir dereye atılmasından Türk devletinin sorumlu olduğunun belirtildiği eylemde, 2016’dan beri ülkeyi KHK’lerle yöneten, hukukun, insan haklarının ayaklar altında alındığı Türkiye’de son yıllarda kayıp haberlerinin tekrar gündeme geldiği ifade edildi. Eylemde Türk devletinin üç maymunu oynamayı bırakıp Gülistan Doku’nun ve Hürmüz Diril’in akıbeti hakkında açıklama yapması istendi.
Gözaltında kayıplar için yapılmış olan Türkçe ve İspanyolca ezgilerin de dinletildiği ve kayıpların resimlerinin taşındığı eylem, “Yaşasın Enternasyonal Dayanışma” sloganlarıyla sona erdia.