AvEG-Kon yaz kampında bir hafta geride bırakılırken Cumartesi akşamı SKB, ’’Kadın özgürlük mücadelesi ve önümüzdeki sürecin görevleri’’ konulu panel örgütledi. Panelde Türkiye’de gündemde olan ‘İstanbul sözleşmesi’ni savunma mücadelesinin Avrupa ayağının örülmesinin önemine vurgu yapıldı.
AvEG-Kon yaz kampında siyasal gündemler çerçevesinde yapılan paneller zincirinde ’’kadın özgürlük mücadelesi ve önümüzdeki sürecin görevleri’’ üzerine sunum yapıldı, konu ile ilgili tartışmalar yürütüldü.
Panele konuşmacı olarak katılan SKB ( Sosyalist Kadınlar Birliği) koordinasyon üyesi Esra Asiye Güden kapitalizmin varoluşsal krizi ve korona pandemisi döneminde kadınların yaşadıkları ekonomik, fiziksel ve toplumsal şiddet ile ilgili değerlendirmede bulundu.
Kadına yönelik şiddetin pandemi döneminde Fransa’da % 35 artış gösterdiğini aktaran Güden, Türkiye’de kadın katliamlarında ki artış ve katillerin yasalar ve faşist saray rejimi tarafından korunduğuna dikkat çekti.
Gerici -faşist AKP iktidarının ‘İstanbul sözleşmesini’ kaldırarak kadın katliamlarını ve aile içi şiddetin uygulanması önündeki tüm engelleri kaldırmak istediğini söyleyen Güden ‘ faşist şeflik kadınların büyüyen öfkesini ve sokaktaki kadın hareketini geriletmek veya susturmak için öncü kadınları kurumlarını hedef alıyor. TJA ve Kürt kadın hareketine yönelik gözaltı ve tutuklamalar SKM;’ li kadınların da gözaltına alınması ile devam etti. Fakat kadın örgütlerine ve mücadelesine yönelik bu saldırılar kadınların öfkesini boğamayacaktır’’ dedi.
Polonya’da iktidarda bulunan gerici-sağcı partinin de ‘İstanbul sözleşmesi’nde imzasını çekmesi, diğer Avrupa ülkelerin de sözleşme maddelerine uygun pratik geliştirememesine değinen Güden, SKB olarak önümüzdeki sürecin temel mücadele konularından birinin sözleşmenin gereklerinin hayata geçirilmesinin sağlanması eksenli eylemlilikler örgütlemek olduğunu vurguladı.
Dünya’da kadın özgülük mücadelesi ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Güden ‘’kadına karşı şiddet kadın isyanı ve grevleri ile karşılık buluyor. Dünyayı kuşatan kadın grevleri 8 Mart’ları da aşacak bir hareket ve isyan dalgası yarattı. Kadınlar antikapitalist talepler ile özgürlük ve eşitlik taleplerini gündemleştiriyor. Şili’den Tunus’dan, Libya’ya kadar görüldüğü üzere gelişen halk ayaklanmalarında hareketin önemli kuvveti olarak kadınlar varlık gösteriyor. Kendi talepleri ve gündemleri ile harekete rengini veriyor.
Kadınlar başta yaşam hakkı olmak üzere kürtaj serbestliği, ırkçı cinsiyetçi saldırılara, yaşam tarzına müdahaleye karşı reddini dile getirmek için sokağa çıkıyor’’ dedi.
Asiye Güden SKB’nin önünündeki dönem çalışmaları hakkında bilgi verirken politik çalışmalarının merkezine kadına yönelik artan şiddeti koyarak özgün ülke gündemleri etrafında etkinleşmeyi hedeflediklerinin altını çizdi.
Panel soru cevap bölümünden sonra SKB ve dünya kadınlarının özgürlük mücadelesinde kesitlerin sunulduğu sinevizyon gösterimi ile son buldu.