Myanmar’da günlerce gündemde olan darbe söylentileri ardından ordu son 63 yılda dördüncü darbe gerçekleştirerek, Myanmar lideri Aung San Suu Kyi’yi gözaltına aldı.
Pazartesi sabah erken saatlerde Myanmar ordusu Myanmar yöneticisi Aung San Suu Kyi’yi gözaltına aldı.
Suu Kyi’yi ile birlikte Cumhurbaşkanı Win Myint ve iktidar partisi Ulusal Demokratik Birlik (NLD) partisinin üst düzey bir çok kadrosu da gözaltına alınanlar arasında bulunuyor.
Generaller günlerdir seçimlerdeki hile iddialarının incelenmesini dayatıyor, aksi halde darbe yapacakları yönünde mesajlar veriyordu.
Ordu darbe ardından olağanüstü hal ilan etti ve generallerini temel görevlere atadı.
Devlet televizyonu NAME üzerinde açıklamada bulunan askerler, bu darbenin devletin istikrarını korumak için gerekli olduğunu savundu.
Askerler, seçim komisyonunun Kasım ayındaki genel seçimler sırasında yaşanan “büyük düzensizlikleri” ortadan kaldırmadığı suçlamasında bulunuyor.
Orduya göre koronavirüs salgını gerekçesiyle seçimler “özgür ve adil” yapılmadı. Askerler, en az 8,6 milyon hile vakası tespit ettiklerini belirtiyor. 100 yaşında veya çocuk yaşta binlerce kişi adına oy kullanıldığı ifade ediliyor.
Seçimleri Aung San Suu Kyi’nin partisi LND, geniş bir çoğunlukla kazanmıştı. Parlamentodaki 476 sandıktan 396’sını bu parti kazanırken, hile iddialarını incelemek için olağanüstü bir oturum yapmayı reddetmişti.
Darbe ile birlikte ordu ülkenin ekonomi başkenti Rangoun belediye binasını kontrol altına aldı, uluslararası havalimanını bloke etti.
Ayrıca cep telefonları ve internet ağlarına erişim de güçlü bir şekilde aksatıldı.
Batılı başkentler darbeyi kınadı. ABD’de Beyaz Saray sözcüsü Jen Psaki, “ABD son seçim sonuçlarını değiştirme teşebbüslerine karşıdır ve sorumlularına karşı tedbirler alacaktır” dedi.
BM Genel Sekreteri Antonio Gueterres, Aung San Suu Kyi’nin gözaltına alınmasını “şiddetle” kınadı ve “Bu gelişmeler Myanmar’daki demokratik reformlara ağır bir darbedir” dedi.
Myanmar daha bundan 10 yıl önce askeri darbe rejiminden çıkmıştı. Öncesinde yarım yüzyıllık bir askeri rejim vardı. Bağımsızlığın ilan edildiği 1948’den sonra son iki askeri darbe 1962 ve 1988’de gerçekleşmişti.
1991’de Nobel Barış Ödülü verilen Aung San Suu Kyi’nin partisi özellikle Müslüman Rohingyalara ilişkin krizi yönetme konusunda uluslararası alanda çok eleştiri alıyordu. Suu Kyi iktidarı sırasında Rohingyalara yönelik soykırım yapıldığı suçlamaları var.
(ANF)
