Gençlik Komiteleri sabaha karşı yapılan ev baskınıyla gözaltına alınan Boğaziçi’li öğrenciler için açıklama yaptı. Amacın direnişi terörize ve kriminalize etmek olduğu kaydedilen açıklamada, dayanışma çağrısı yapıldı.
Gençlik Komiteleri, Kadıköy’de yapılmak istenen Boğaziçi ile dayanışma eylemine katıldıkları gerekçesiyle sabaha karşı ev baskınlarıyla gözaltına alınan üyeleri Yunus Emre Karaca’nın da olduğu 5 öğrenci ile haklarında “yakalama” kararı olan diğer 3 öğrenciye dair açıklama yaptı.
Öğrencilere yöneltilen suçlamaların, “halkı kin ve düşmanlığa tahrik, polise mukavemet ve kamu malına zarar verme” olduğu hatırlatılan açıklamada, “Hatırlatmakta fayda var, aynı suçlamalar geçtiğimiz hafta Boğaziçi Üniversitesi Güney Kampüs kapı önünden gözaltına alınan ve sonrasında ikisi tutuklanıp, ikisi ev hapsiyle serbest bırakılan dört arkadaşımıza yöneltilen suçlamalar aynı” denildi.
Gençlik Komiteleri üyesi Karaca’nın, bir ay önce yine Boğaziçi Üniversitesi direnişi gerekçe gösterilerek başka bir şafak operasyonu ile gözaltına alındığı ve adli kontrol şartı ile serbest bırakıldığı hatırlatılan açıklama, şöyle devam etti: “Dosyada ismi olan 8 arkadaşımızın 8’inin de yerleri bilinmektedir. Hiçbir kaçma şüphelerinin olmadığı bilinmektedir yine de hem arkadaşlarımızı hem gençlik hareketini hem de Boğaziçi direnişlerini terörize ve kriminalize etmek amaçlı bir algı operasyonuyla sabaha karşı evlerinden alınıp götürülmüşlerdir.
Yunus’u da gözaltındaki tüm arkadaşlarımızı da, Doğu ve Selo’yu da geri almak için ihtiyacımız olan yegane şey dayanışmadır. Eğer üniversiteyi savunmak suç değilse, demokratik rektörlük seçimleri istemek suç değilse, eyleme müdahale etmeye çalışan saldırganlara karşı arkadaşlarını korumak suç değilse, orantısız şiddet uygulayan polise karşı kendisini ve arkadaşlarını savunmak suç değilse arkadaşlarımız suçsuzdur. Aksi halde 1 aydır eylemlere katılan binlerce öğrenci de tutuklanmadığı sürece yapılan işlemlerin tümü hukuksuzdur.”
