Çete lideri Sedat Peker’in ifşaatları devam ediyor ve Türkiye-Kürdistan’da olduğu gibi Avrupa’da da geniş yankı buluyor.
Son ifşaat videosunda Sedat Peker, AKP eski milletvekili, bugün MYK’da yer alan Külünk’e de değindi. Peker, AKP’li bir milletvekilinin ricası üzerinde eski bir AKP’li vekili karakolda dövdürttüğünü iddia etti. Orada dövdürülen eski vekil olarak adı geçen Feyzi İşbaşaran yaptığı bir açıklamada, kendisini dövdüren kişinin Metin Külünk olup olmadığını sordu. “Sedat Peker’den 10 bin dolar alan politikacı kim” sorusunda bütün oklar onu göstermeye başladı.
Almanya’da ve Avrupa’da faaliyet yürüten demkratik göçmen kurumları için Külünk ismi yabancı değil.
24, 25 ve 26. Dönem AKP milletvekilliği yapan Külünk “AKP’nin Almanya Temsilcisi” olarak da tanınıyor.
AKP’nin Avrupa’daki lobi teşkilatı Avrupa Türk Demokratlar Birliği (UETD)’nin etkinlikleri için haftanın en az bir günü Almanya’daydı.
Almanyalı Osmanlılar adlı çeteyle ilişkilerinin olduğu, söz konusu ilişkilerin UETD üzerinden sağlandığı Alman İstihbaratınınca açığa çıkartıldı.
1 Haziran 2016’da Külünk’ün faşist şef Erdoğan’la bir telefon görüşmesi de istihbarat tarafından dinlenmiş ve kayda alınmış. Bu telefon görüşmesinde Külünk’ün Erdoğan’a Almanya’da o dönem gündemde olan Ermeni Soykırımı tasarısına karşı gösteriler hakkında bilgi verdiği çıkıyor.
Dinlenen ve kayda alınan bir başka görüşme de UETD yeni adıyla UID adlı kuruluşun o dönem Ren-Neckar Bölge Teşkilatı Başkanı Yılmaz İlkay A. ile Metin Külünk arasında geçiyor. Bu görüşmede A., AKP taraftarlarının silahlanmasını isterken, Külünk de Kürtlerin kafalarına vurulup dövülmelerini, görüntülerin de rejime aktarılmalarını emrediyor, böylece Almanya’daki yurtseverler ve demokratlar içinde korku yayılmasını amaçlıyor.
Külünk’e yönelik en ağır soruşturma ise Darmstadt’da yürütülüyor. Burada Külünk doğrudan çeteye silah temin etmekle suçlanıyor.
Bunlar açığa çıktıktan beri Külünk Almanya’ya gelemiyor.
Faşist şeflik rejimi, sadece Türkiye ve Kürdistan’da değil, Avrupa ve Ortadoğu başta gelmek üzere Kafkasya, Afrika ve dünyanın birçok başka yerinde faaliyet yürütüyor.
Ortadoğu ve Kafkasya’da, Kuzey Afrika’da politik islamcı çeteleri TSK’ya entegre edip bölgesel savaşın öznesi, içte çeteleri bir iç savaş gücü olarak örgütlerken, Avrupa’da da – özellikle de devrimci ve yurtseverlere dönük – savaş hazırlığını güçlendiriyor.
Narkotik ticaret de dahil bütün işlere girişen Almanyalı Osmanlılar çetesini “kendi vurucu gücü” olarak örgütledi. DİTİB imamları, MİT-Konsolosluklar ve UETD üzerinden istibari-siyasal ve ekonomik ağını güçlendirirken, Almanyalı Osmanlı’lar ile de “vurucu bir çete” kurdu Saray. Külünk üzerinden faşist şef Erdoğan söz konusu çeteyi ve çeteleri silahlandırdı ve donattı, kamplarda eğitti.
Çete faaliyetleriyle yeniden gündeme gelen Külünk’ün dosyası zaten hayli kabarık. Açığa çıktığı için Almanya’ya gelemeyen Külünk bu kez nereye kaçacak?
* Atılım Gazetesinin Avrupa Eki’nin (atilimavrupa1994@gmail.com) 11 Haziran 2021 tarihli Avrupa Gündemiköşesi