14 Mayıs Cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimleri gerçekleşti. Netleşen sonuçlara göre Cumhurbaşkanlığı seçimleri ikinci tura kalırken, parlamento seçimlerinde iktidardaki faşist şef Erdoğan’ın AKP’si en çok milletvekili çıkartan parti olmasına rağmen geçen seçimlere oranla oy kaybetti. Burjuva restorasyoncu Millet İttifak’ında CHP oylarını kısmen arttırırken, faşist İyi Parti’nin oy kaybettiği gözlemlendi. Emek ve Özgürlük İttifakı’nda ise kapatma saldırısı nedeniyle Yeşil Sol Parti’siyle seçimlere giren HDP oy kaybı yaşarken, ittifakta yer alan ve kendi adıyla seçimlere giren TİP hedeflediği %3 oya ulaşamadı.
Her şeyden önce seçim sürecinin başta emekçi sol hareket olmak üzere, hatta burjuva klikler arasında da sert geçtiğini vurgulamak gerekir. Burjuva klikler bir birine karşı akıl almayacak manipülatif taktikler geliştirirken, tüm “devlet olanağını” arkalamış faşist şeflik rejiminin emekçi solu temsil eden Yeşil Sol Parti ve bileşenlerine dönük saldırganlığı, emekçi sol hareketin çok zor koşullarda seçim kampanyası örgütlemesini, deyim yerindeyse direnişle ördüğü bir döneme tanıklık etmemizi getirdi. Ajitasyon propagandadan, alan serbestliğine kadar birçok açıdan eşitsiz koşullarda süren bir seçim dönemi daha yaşadık.
Seçimler bir kez daha Türk İslam sentezinin toplumda önemli etkiye sahip olduğunu açığa çıkartırken, politik İslamcı kesimlerle, faşist partiler arası geçişkenliğin boyutlandığını da gösterdi. Öyle ki faşist şefin kaybettiği oyların bir biçimiyle yine kendi Cumhur İttifakı’nda yer alan faşist MHP ve Yeniden Refah Partisi gibi politik İslamcı yapılara ya da faşist Sinan Oğan’da temsiliyetini bulan ATA ittifakına kayması buna işaret etmektedir.
Seçim sürecinin en fazla şaşkınlığa yol açtığı alanların başında faşist rejimin bir dizi politikaları ve rant hırsı nedeniyle kitle katliamına dönüşen deprem bölgelerinde AKP’nin birinci parti olarak çıkması geldi. Kitlelerdeki toplumsal bilincin deprem gibi süreçlerde kolayca değişmeyeceği, hele hele faşist rejiminin uzun yıllara varan bölgeye dönük özel politikaları nedeniyle gerici ve faşist zeminin güçlü olduğu bu bölgede hiç de kolay olmayacağı ortaya çıktı.
Açlık, yoksulluk, hayat pahalılığı gibi etkenlerin AKP’de oy kaybına yol açsa da, bu olguların tek başına şuan ki kitle bilicinde belirleyici olmadığını, ideolojik duruşun belirleyici olduğunu gösterdi. Yine 14 Mayıs seçimleri genel olarak ideolojik yönelimin gericiliğe doğru evrildiği bir döneme işaret etmekle birlikte Hizbulkontra HÜDA-PAR ve politik İslamcı, açık kadın düşmanı Yeniden Refah Partisi’nin vekil çıkartmış olması, demokrasi ve özgürlük talebinin çok daha çetin koşullarla direniş içerisinde gelişeceğine işaret etmektedir.
Şüphesiz ki 100 vekil hedefiyle seçim çalışması yürüten Yeşil Sol Parti’de düşen oy sayısı, başarılı bir tablo çizmemekte. Bu sonucun bir ayağının faşist rejiminin sistematik olarak uyguladığı baskılarsa, diğer bir ayağının 2015 seçimleri süreciyle birlikte uygulanan katliamlar, baskılar, kayyum atamaları vs nedeniyle ortaya çıkan yeni dönem politika yapış tarzı ve son olarak günceldeki seçim politikasının olduğunun altını çizmek gerekir. Direnişin önünde yer alarak gelişimini sürdüren HDP’nin, zamanla bu hattan geri çekilmesi ve nihayetinde kendi adayıyla süreci örmeyerek bir politik iddiasızlık ortaya koyması, hem kimi oyların değişik partilere kaymasını hem de iddialı, üçüncü cephe olarak bir seçim çalışması örgütlemesinin önüne geçmiştir.
Sonuç olarak 2017’den günümüze burjuva cenahtaki bölünme 14 Mayıs seçimleriyle birlikte büyümeye devam etmiştir. Bir kanat başkanlık sisteminde, diğer kesimse güçlendirilmiş parlamenter sistemde derinleşmiştir. Şüphesiz ki burjuvazi arasındaki çatışma emekçi sol hareket için ciddi imkanlar barındırmaktadır, ancak bu imkanların varlığına paralel riskleri de. Toplumu kutuplaştırma girişimlerine karşı emekçi solun atacağı adımlar belirleyici olacak.
Özetle 14 Mayıs seçim sonuçları emekçi solun kitlelerle ilişkilenişi ve kendi politika yapış tarzına dair eleştirel ve pratiksel gözden geçirmeye işaret etmektedir.
* Atılım Gazetesinin Avrupa Eki’nin (atilimavrupa1994@gmail.com) 19 Mayıs 2023 tarihli Perspektif köşesi