Batı emperyalizminin desteğini arkasına alan Ukrayna, Rusya topraklarını ele geçirmesinin savaşta yenilgiye doğru sürüklenmesini durduracağını umuyor. NATO tarafından sağlanan silahları kullanan Ukrayna, ABD ve Rus emperyalizmi arasındaki vekalet savaşında yeni bir aşamaya geçti. Ukrayna güçleri 6 Ağustos’ta Rusya’nın Kursk bölgesine doğru saldırıya geçti.
Saldırının başlamasından on gün sonra Ukrayna 82 Rus bölgesinin ve 1.150 kilometrekarelik bir alanın kontrolünü ele geçirdiğini iddia etti. Savaş Araştırmaları Enstitüsü’ne göre, eğer doğruysa, bu saldırı Rusya’nın bu yıl Ukrayna’da ele geçirdiği topraklardan daha fazlasına tekabül etmekte.
İsrail’in Orta Doğu’da daha geniş çaplı bir savaş tehdidinde bulunduğu bir döneme denk gelen bu saldırıya Batı emperyalistlerinin verdiği destek artık hiç de gizlenemez düzeyde.
Rusya daha önce topraklarına yapılacak doğrudan bir saldırının nükleer silah kullanımını tetikleyebileceğini söylemişti. Bunun gerçekleşeceğine dair şu ana kadar bir işaret yok, ancak tehlikeyi canlı tuttuğu aşikar.
Yapılan açıklamalara göre saldırı esas itibariyle Vladimir Putin’i küçük düşürmeyi, Ukraynalılarla takas edilebilecek mahkumlar ele geçirmeyi ve Rus füzelerine karşı bir tampon bölge oluşturmayı amaçlıyor. Ukrayna, saldırının savaşı sona erdirmek için “adil” müzakerelere zemin hazırlamak için tasarlandığını söylüyor ancak şu ana kadar elde ettiği tek şey sözde bile olsa barış görüşmelerini durdurmak oldu. Rusya ay sonu Doha’da yapılması planlanan barış görüşmelerine heyet göndermeyi erteledi.
Gerçekte ise Ukrayna’nın en önemli hesabı, askeri bir başarı elde ederek emperyalistler arasında gittikçe daha fazla yaygınlaşan Ukrayna savaşına dair soru işaretlerini azaltmak ve daha fazla desteği elde etmekti. Zira ABD, Ukrayna’daki zaferin Afganistan’daki gibi yenilgilerin üstesinden gelmeye yardımcı olacağını ve Çin ile daha önemli bir karşılaşma için hazırlık yapacağını umsa da, Ukrayna bir dizi yenilgi alınca, durum tersine dönmeye başlamıştı.
Buna mukabil ABD Kongresi’ndeki Cumhuriyetçiler, ABD’nin Ukrayna’ya daha fazla askeri fon sağlamasını engellemeye çalıştı. Donald Trump’ın Kasım ayında yeniden seçilmesi durumunda Biden’dan daha az Ukrayna yanlısı olması bekleniyor, zira danışmanları Trump’ın Çin ile rekabete daha fazla odaklanmasını istiyor. Almanya ise Ukrayna’ya yaptığı askeri yardımı dondurdu ve ülke içindeki ekonomik sıkışıklığın artık yeni silahlar tedarik edemeyeceği anlamına geldiğini söyledi.
Bu tabloda Kursk işgalinin durumu kesin olarak değiştirmesi pek olası görünmüyor. Ukrayna Devlet Başkanı Volodymyr Zelensky de Kursk işgalinin geçici olacağını belirtti. Nitekim Rusya’nın daha eğitimli takviye birlikleri getirmesiyle aşırı genişlemiş Ukrayna kuvvetlerinin yok olması tehlikesi kendisini gösterdi bile.
Ancak tüm bu savaşın ağır yükü yine halkların omuzlarına yıkılıyor. Batı emperyalizmi ve Rus emperyalistleri, Ukrayna’yı rakip emperyalist çıkarları için bir savaş alanına dönüştürdü. Ve her zaman olduğu gibi egemen sınıflar ve onların burjuva medyası, Ukrayna ve Rusya’da halktan insanların öldürüldüğü katliamı hunharca teşvik etmeye devam ediyorlar.
* Atılım Gazetesinin Avrupa Eki’nin (atilimavrupa1994@gmail.com) 23 Ağustos 2024 tarihli Avrupa Gündemi köşesi