Atılım Almanya
Almanya’nın Berlin kentinde ölümsüzlüğün birinci yılı olan 24 Ağustos’ta Komünist Aydın İbrahim Okçuoğlu anıldı.
Rosa Lüksemburg ve Karl Liebknecht gibi komünist önderlerin yakınında bulunan mezar başında yapılan anmada komünizm ve sosyalizm mücadelesinde ölümsüzleşenler için yapılan saygı duruşundan sonra MLKP adına yapılan konuşmada, İbrahim Okçuoğlu yoldaşın yaşamında öne çıkan kesitler vurgulandı.
KOMÜNİST OLMAK ÖRGÜTLÜ OLMAKTIR!
Almanca yapılan konuşmada şöyle denildi:
“72 yıllık yaşamının 51 yılını devrimci mücadeleye adayan yoldaşımız Okçuoğlu’nun ölümsüzlüğün birinci yılında bir arada bulunuyoruz. İbrahim Okçuoğlu yoldaşın bize bıraktığı miras, örgütlülük çağrısıdır. Kuşkusuz Okçuoğlu yoldaş yaşamının değişik kesitlerinde partide farklı görüşlere sahip oldu. Ancak onun için farklı görüşlere rağmen örgütlü kalmak belirleyiciydi. O, siyasi yaşama örgütlü bir komünist olarak başladı ve ölümsüzleştiğinde örgütlü bir komünist olarak bizlerden ayrıldı. Birçok devrimcinin yaşamında örgütsüzleştiğini, örgütsüz olarak komünist kalınabileceğine dair algılar olduğunu görüyoruz. Ancak komünist olmak örgütlü olmaktır, bu anlayışın en önemli temsilcilerinden birisi İbrahim Okçuoğlu yoldaştır. Onun için Okçuoğlu yoldaşın kalbimizde ve mücadelemizde değeri özeldir. Bizim için yeri özeldir. Okçuoğlu yoldaş ölümsüzleştiğinde, bize veda ettiğinde 39 eser geride bırakmıştı. Onun ölümsüzleşmesinden sonra Filistin üzerine bir kitap çıktı ve yakın zamanda 4 kitap daha yayımlanacak.
“Yoldaşımız yaşamı boyunca sosyalizmin ve mücadelenin güncel sorunlarına kafa yordu ve katkılar sundu. En son yazısı gıda sorunu üzerindeydi ve burada dünyadaki gıda sorununu ve fiyat artışlarını irdeliyordu. Yaşamı boyunca yeteneğini ve olanaklarını partiye sundu. Gençlik kamplarında yüzlerce ve hatta binlerce genç komünisti eğitti ve onlara yalın diliyle politik ekonominin ve sosyalizmin sorunlarını anlattı. Yoldaşımız özellikle sosyalizmin sorunlarına ilişkin katkıları büyüktür. Stalin üzerine sosyalizme yapılan saldırılara karşı yanıtı en iyi veren yoldaşlarımızdan birisi oldu. Bir keresinde bir yoldaşına Türkiye’de kapitalizmin gelişimi üzerine verdiği kitabını yoldaşın düşüncelerini almak için vermişti. Kitabın aşırı istatistiklerden dolayı okunmadığını duyunca istatistiklerin devrimci mücadelede önemi üzerine bir makale yazmıştı. Makalesinde tüm yoldaşlarına verilerin ve istatistiklerin mücadelemizde oynadığı rolü belgelemişti.
MÜCADELEDE VE KOMÜNİZM DAVASINDA ISRAR
“İbrahim Okçuoğlu yoldaşta eleştiri her zaman yapıcıydı, yeniyi yaratmaya dönüktü. Yoldaşlarına karşı her zaman açıktı. Yoldaşlarına ve özelde gençlere kapısı her zaman açıktı. Onların herhangi bir sorusuna veya soruyu yanıtlamak için her türlü göreve hazırdı ve gereken desteği sunuyordu. İbrahim Okçuoğlu yoldaşla birlikte 1 yıl bir değerimizi kaybetmiş olduk. Onu ölümsüzlüğün birinci yılında mezarı başında vereceğimiz söz, mücadelede ve komünizm davasında ısrar olacaktır.”
Ardından Komünist Gençlik Örgütü adına yapılan konuşmada “İbrahim Okçuoğlu yoldaşın bıraktığı değerlerden öğrenmeye devam ediyoruz” denildi. “Onun gençlere yakınlığı, desteği hiçbir zaman unutulmayacak.” denildikten sonra 72 yıllık yaşamının 51 yılının devrimci mücadeleyle geçirmesi vurgulandı. İbrahim Okçuoğlu’nun ölümsüzleşmesinden sonra da onun bıraktığı birikimden yararlanıldığı söylendi. Örnek olarak Gazze katliamına karşı örgütlenen tepkiler ve ırkçılığa karşı mücadele verildi.
Mezarı başında Komünist İnşa adına yapılan konuşmada onun Tunus Komünist partisinin kuruluş kongresindeki etkisi anlatıldı. İbrahim Okçuoğlu şahsında tüm enternasyonal ölümsüzler anıldı.
Mezar anmasından sonra kitle Rosa Luksemburg ve Karl Liebknecht’in anıt mezarı olduğu yere gidildi ve hep bir ağızdan enternasyonal söylendi.
Mezar anmasından sonra Berlin Dersim Derneğinde Komünist aydın İbrahim Okçuoğlu için bir salon anması düzenlendi. Salon anması İbrahim Okçuoğlu yoldaşın yaşamından kesitleri anlatan video ve resimler gösterildi. Salon anmasında MLKP adına yapılan konuşmada onun yaşam kesitleri hakkında detaylı bilgiler verildi. Türkiye’deki çalışmasından, Rojava ziyaretinden kesitler sunuldu. Onun kitaplarının tek tek içeriği anlatıldı.
Anma “bize ölüm yok” marşıyla son buldu.