Yağan yüzlerce yıl hapis cezasının ardından Kobanê Davası sonrası yapılacak bir şey yok demeye hakkımız yok. Tutsak kadın yoldaşlardan Figen Yüksekdağ, Aynur Aşan, Dilek Yağlı, Pervin Oduncu, Zeynep Ölbeci ve Selahattin Demirtaş, Alp Altınörs gibi 13 Kobanê dava tutsağın özgürlüğü için Avrupa’da elimizden geleni yaparak AKP-MHP faşist rejimini rahatsız etmeli, tutsakların özgür bırakılmalarını sağlayacak adımlar atmalıyız. Genel politik tutsak ve kadın tutsakların yaşadığı sorunları bu adımların bir konusu haline getirebilmeliyiz.
Bu perspektiften hareketle Avrupa’da Sosyalist Kadınlar (SKB), Figen Yüksekdağ etrafında Eylül ayı boyunca bir aylık kampanya, sonraki aylarda ise devam eden bir çalışma yürütecek. “Figen Yüksekdağ ile Enternasyonal Kadın Dayanışma Ağı” adıyla yürütülecek bu kampanyanın komitesi kuruldu, broşür gibi materyalleri hazırlandı, görüşmeler için randevular alınmaya başlandı. Bu görüşmelerde, Kobanê Kumpas davasının dünden bugüne seyri, faşist rejimin intikam sebepleri, yağdırılan cezaların delillerden yoksun verildiği anlatılacak. Avrupa’da kadın kurumlarına, ilerici siyasetçilere, milletvekillerine, kurum temsilcilerine, aydınlara, yazarlara, sanatçılara, akademisyenlere ulaşarak harekete geçmeleri istenecek. Bu istekler şunlar ve genişletilebilir; AHİM kararlarına uymayan Türk devletini karara uymaya zorlayan girişimlerde bulunmak. Parlamentoda, basında, sokak eylemlerinde Türkiye’deki hukuksuzluğu, adaletsizliği gündem yapmak. Uluslararası kurumlarla temas kurarak, tutsakların özgürlüğü için Türkiye’ye baskı ve basınç uygulamalarını istemek. Figen Yüksekdağ, Selahattin Demirtaş ve diğer Kobanê tutsaklarını ve HDP’yi ziyaret etmek için heyetler oluşturmak. Hazırlanan dosyanın kadın örgütlerine, kamuoyunda bilinen kişiliklere, siyasetçilere iletilerek harekete geçmelerini istemektir. Bu taleplerin hayat bulması enternasyonal dayanışma ruhunu, eylemini büyütecektir.
Kobanê davasının açılmasına sebep olan Türkiye ve Kürdistan’da ki 6-8 Ekim 2016 eylemleridir. O günlerde şeriatçı, faşist, kadın düşmanı İŞİD çeteleri, sömürgeci Türk devletinin desteği ile Kobanê’yi işgal ve soykırımdan geçirirken, faşist Erdoğan “Kobanê düştü düşecek” demiş, Kürdistan ve Türkiye kentlerinde kadınlar, halklar sokaklarda serhildana durmuştu. Dünya halkları da sokak eylemleriyle Kobanê’ye güç vermiş, Rojava devrimi, kadın devrimi zafer kazanmıştı. Bunun üzerine faşist rejim intikamını Kobanê Kumpas davasını açarak aldı.
Kadınlara tecavüz ederek pazarlarda satan, şeriatçı yaşama hapseden, LGBTİ+’ları katleden IŞİD barbarlığı ve faşist, ırkçı, tekçi erkek egemen iktidar son bulsun diyen Figen Yüksekdağ’ları sahiplenmeliyiz, tutsak kadınlarla, tutsaklarla dayanışmamızı güçlü kılmalıyız. Bu görev sadece “Figen Yüksekdağ ile Enternasyonal Kadın Dayanışma Ağı”nın işidir demeden, kamuoyunca bilinen kişiliklerden randevular almak, sokaktaki eylemi güçlendirmek, Avrupa’ya duyurmak, tutsakların özgürlüklerine kavuşmalarını sağlayana kadar mücadele etmekten geçiyor.
* Atılım Gazetesinin Avrupa Eki’nin (atilimavrupa1994@gmail.com) 30 Nisan 2024 tarihli Sosyalist Kadın köşesi