Atılım Köln
Almanya’nın Köln kentinde gerçekleştirilen buluşmada ölümsüzlerin ve tutsakların yakınları, gaziler ve mücadele yoldaşları bir araya geldi. Buluşmada ölümsüzlerin izinden yürüme sözü verildi.
Çok sayıda kişinin katılım gösterdiği buluşmada önce birlikte kahvaltı yapıldı. Ardından ölümsüzleri anma etkinliği gerçekleştirildi. Devrim ve sosyalizm anısına yapılan saygı duruşunun ardından Tutsakların Sesi Platformu (TSP) adına yapılan konuşmada, 30. Yıl kampanyasında yapılan farklı etkinliklerin bir parçası olarak gerçekleştirilen buluşmaya katılan ölümsüzlerin ve tutsakların yakınlarını, gazileri ve tüm katılımcıları selamladı.
30 yıllık tarihin yapımında en büyük emeğin ölümsüzlere ait olduğunu, zindanlarda faşizmin tecrit, işkence, hasta tutsakların tedavilerinin engellenmesi, tahliye engelleri ve iletişim yasakları gibi saldırılara karşı kararlıca direnen, insanlık onurunu, devrimci inancını ve kimliğini koruyan tutsakların, gazilerin, 30. Yılını kutlayan partiyi bugünlere taşıdıklarını belirtti.
Birlik Devrimi’yle kurulan MLKP’nin kuruluşunu duyurma eyleminde Kasım ayında ölümsüzleşen Erdal Balcı’dan önderlik kadrolarından Hüseyin Demircioğlu, Bayram Namaz ve Zeki Gürbüz’ün öncü tutumlarına, gözaltında kayıplar mücadelesinde sembolleşen Hüseyin Toraman’dan Hasan Ocak’a, işkencehanelerde ser verip sır vermeyen Süleyman Yeter’den kuşatıldığı üste son mermisine kadar savaşarak düşmana meydan okuyan Berçemlere, İvana Hoffmannlardan Özgür Namoğlu’na kadar, yüzün üzerinde ölümsüzün, öncelleriyle birlikte yüzlerce ölümsüzün bıraktığı kavga bayrağını taşımanın, onların ideallerini gerçekleştirmek için örgütlü mücadeleyi büyütmek görevine vurgu yapan TSP temsilcisi, tutsakları da daha fazla sahiplenmeye çağırdı.
Ölümsüzleri anmanın, onların ideolojik duruşlarından, siyasi ve pratik kararlılıklarından öğrenmek olduğunu belirterek, ölümsüzlerin yaşamlarını daha fazla incelemeye ve onlardan öğrenmeye çağırdı.
TSP temsilcisi, ölümsüzlerin ve tutsakların yakınlarının da mücadeleyi büyütmede daha etkin olabileceklerini belirtti.
TSP temsilcisinin ardından ölümsüzlerin yakınları söz aldı. Söz alan Hüseyin Toraman’ın annesi, oğlunun katillerine ve faşist devlete olan öfkesinin hiçbir zaman dinmeyeceğini, son nefesine kadar bu mücadeleyi sürdüreceğini belirtti.
Özgür Namoğlu’nun yakını, Özgür’ün karar verdiğinde hiçbir engelin onu durduramadığını ve kararını mutlaka yerine getiren bir komünist olduğunu, bunu Rojava’ya gitmek için karar verişinde de görülebileceğini, ölümsüzlerin her birinin yaşamının bunu gösterdiğini belirterek, bize düşen görev, onların mücadelesini sürdürmektir dedi.
Yücel Hazar’ı anlatan yakını, ölümsüzlerimizin yürüttüğü mücadele sonucu bir arada olmaktan, birlikte olmaktan onur duyduğunu belirtti.
Ivana Hofmmann’ı anlatan bir yoldaşı, Ivana’nın Rojava’ya gittiğinde 3 ay gibi kısa bir sürede dil öğrendiğini, eğitim devrelerini başarıyla tamamladığını, aldığı her görevi disiplinli ve kararlı bir şekilde yerine getirdiğini anlattı.
Bir siper yoldaşı, 90’lı yıllarda hapishanede yollarının Bayram Namaz ile kesiştiğini, o dönemde birlikte hapis yatan bir babanın çocuğu olan Mahir Arpaçay’ın hapishaneye ziyarete getirildiğini ve o dönem yetişkin bir devrimci olan Bayram ile çocuk olan Mahir’in yollarının sonradan birer savaşçı olarak Rojava’da kesiştiğini ve ikisinin de ölümsüzleştiğini belirtti.
Tacim ve Hatice Temel’i anlatan yakını, onların son anlarına kadar mücadeleye bağlılıklarını ve çabalarına vurgu yaptı.
Erkut Direkçi’yi yakından tanımış olan bir yoldaşı, Erkut Direkçi’yi anlatarak, Erkut’ça düşünme ve hareket etmeye çalıştığını belirtti.
Buluşma, okunan şiir ve ardından söylenen ezgilerle 21 Aralık’ta 30. Yıl festivalinde buluşma çağrısı ile son buldu.