1857 yılında New York’ta kötü çalışma koşullarının değişmesi için mücadele eden 40 bin dokuma işçisi kadının direnişini kırmak için ateşe verilen Cotton tekstil işletmesinde 129 kadın işçi yanarak can verdi. Burjuvazi, katlettiği kadınlar şahsında, tüm ezilen dünya kadınlarına bir mesaj vermek istiyordu. Haksızlıklara karşı Susturmak!..
Ne 1857 yılında ne de bugün kadınlar hiç susmadı.
Kadınlar tarihin her aşamasında toplumsal mücadele ve değişimlere öncülük etmeye devam etti, hiçbir coğrafyada kendilerine dayatılan erkek egemen düzeni kabul etmedi.
New York’ta yakılarak katledilen 129 işçi kadından Rosa’ya, Clara’dan Dolores İbárruri’ye, Beritan’a, Yasemin Çiftçi’ye, Ivana Hoffmann’a Yeliz Erbay’a kadar uzanan kadınların özgürlük meşalesi elden ele, kuşaktan kuşağa büyük bir mücadelenin sözcülüğünü yaparak ilerliyor.
Bugün de yaşadığımız Avrupa topraklarında başta mülteci kadınlar olmak üzere tüm mültecilere dönük saldırı ve baskılara, sosyal hak gasplarına ve gelişen ırkçı-faşist uygulamalara karşı mücadelenin en önünde yine kadınlar olacaktır. Ortadoğu’da savaş ortamının yarattığı tüm zorlu koşulları en acı biçimde yaşayan kadınlar, Rojavalı kadınların izinden ilerleyerek yeni yaşamın kurucusu olacaklardır.
2017 yılından bu yana gerçekleşen 8 Mart Kadın Grevine tüm kadınları bu yıl da katılmaya, yaşamın her alanını grev alanına çevirerek mücadele taleplerini haykırmaya çağırıyoruz.
Her türlü sömürüye, ayrımcılığa, eşitsizliğe, baskıya, şiddete, geleceksizliğe hayır demek için; “Krizi ve savaşı biz yaratmadık, bedelini de ödemeyeceğiz!” haykırışları ve taleplerimizle 8 Mart’ta alanlarda olalım!..
Yaşasın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü!..
Yaşasın Eşitlik ve Özgürlük Mücadelemiz!..
Avrupa Ezilen Göçmenler Konfederasyonu (AVEG-KON)