Kadınlar, tarih boyunca 8 Mart’ı özgürlük mücadelesinin bir parçası olarak yaşadı. En karanlık günlerde bile sokakları terk etmeyen kadınlar, bu yıl da dünyanın dört bir yanında mücadelelerini sürdürdü.
İsviçre’de “İvana da bizimle” döviziyle anılan enternasyonalist devrimci, MLKP savaşçısı İvana Hoffmann, ölümsüzlüğünün 10. yılında kadınların öncüsü olmaya devam etti. Almanya’da binlerce kadın savaşa, sömürüye ve erkek egemenliğine karşı yürüdü. Filistin’deki savaş ve artan şiddet olayları protesto edilirken, Berlin’de polis müdahalelerine rağmen kadınlar “Güçlüyüz, birlikteyiz, vazgeçmiyoruz!” sloganlarıyla mücadeleyi büyüttü.
Rojava’da “Jin, Jiyan, Azadî!” sesleri yükselirken, Arjantin’de sağcı Milei hükümetine karşı kadın hareketi güçlü bir direniş sergiledi. Türkiye’de ise AKP’nin kadın politikalarına karşı binlerce kadın alanlardaydı. Feminist Gece Yürüyüşü’ne polis sert müdahale etti, 132 kadın gözaltına alındı ancak “Kadınlar birlikte güçlü!” sloganı yankılanmaya devam etti.
İspanya’da yükselen aşırı sağa karşı kadınlar sokaklara dökülürken, Fransa’da yüz binlerce kadın, “Kadın bedeni bizimdir, devletin değil!” diyerek göçmen politikalarını ve polis baskısını protesto etti. İzmir’de grevdeki kadın işçiler direniş çadırlarında 8 Mart’ı kutladı.
Faşizme ve Emperyalist Savaşlara Karşı Kadın Hareketi
İsviçre’de “İvana da bizimle” döviziyle anılan enternasyonalist devrimci İvana Hoffmann, mücadelenin sembollerinden biri oldu. Almanya’da binlerce kadın, savaşa, sömürüye ve erkek egemenliğine karşı yürüdü. Berlin’de Filistin’deki savaşa dikkat çeken kadınlara polis sert müdahale etti, gözaltılar yaşandı. Ancak kadınlar ve LGBTİ+’lar “Güçlüyüz, birlikteyiz, vazgeçmiyoruz!” sloganlarıyla alanları terk etmedi.
Rojava’da “Jin, Jiyan, Azadî!” sloganlarıyla işgal saldırıları protesto edilirken, Arjantin’de sağcı Milei hükümetine karşı kadın hareketi güçlü bir şekilde sokaktaydı. Türkiye’de kadınlar, AKP’nin “makbul kadın” dayatmasına karşı miting alanlarını doldurdu. Özgür Genç Kadın Örgütü, tutsak kadınların özgürlüğü için özel taleplerle meydanlardaydı.
İspanya’da kadınlar, yükselen aşırı sağa ve ataerkil sisteme karşı yürüyüş yaparken, Fransa’da binlerce kadın “Kadın bedeni bizimdir, devletin değil!” diyerek göçmen politikalarını ve polis baskısını protesto etti.
Bir Kişi Daha Eksilmeyeceğiz!
Türkiye’de 8 Mart, yıllardır olduğu gibi bu yıl da polis engeline ve gözaltılara rağmen büyük bir coşkuyla kutlandı. İstanbul’daki Feminist Gece Yürüyüşü’ne sert müdahale edildi, 132 kadın gözaltına alındı. Ancak kadınlar, “Kadınlar birlikte güçlü!” pankartlarıyla patriarkaya ve devlet baskısına karşı omuz omuza olduklarını gösterdi.
İzmir’de grevdeki Temel Conta işçisi kadınlar, 8 Mart’ı direniş çadırında kutladı. Kobanê’de ise binlerce kadın, Rojava Devrimi’nin kazanımlarını koruma sözü verdi. LGBTİ+ hareketi, özellikle trans kadınların yaşadığı sorunları görünür kılmak için alanlardaydı.
Direnişin Süregelen Gücü
8 Mart, kadınların savaşa, faşizme ve erkek şiddetine karşı mücadelesinin birleştiği bir gün oldu. Polis şiddeti ve devlet baskılarına rağmen kadınlar sokakları terk etmedi. Her yıl büyüyen bu mücadele, özgürlük ve eşitlik taleplerinin geri dönülemez bir noktaya ulaştığını gösteriyor.
Kadın hareketi, işçilerin ve ezilenlerin talepleriyle daha da bütünleşerek özgürlük mücadelesini büyütmeye devam ediyor. İnessa’dan Clara’ya, Berçem’den Gülistan’a, mücadeleyi sürdüren hiçbir kadın unutulmadı; onlar, özgürlüğe giden yolu aydınlatmaya devam ediyor.
* Atılım Gazetesinin Avrupa Eki’nin (atilimavrupa1994@gmail.com) 14 Mart 2025 tarihli Sosyalist Kadın köşesi