1 Mayıs; yaşanabilir bir dünya için işçilerin, emekçilerin, gençlerin, kadınların ve tüm ötekileştirilenlerin, Chicago işçilerinden aldıkları bilinçle, birlik ve dayanışma ruhuyla; işçi düşmanlarına, emperyalistlere ve gelişen tüm faşist hareketlere karşı sokakta birleşme ve mücadeleyi tüm alanlarda yükseltme günüdür.
Emperyalistler, kendi geleceklerini kazanmak ve yeniden organize edebilmek için başvurmadıkları şiddet, baskı ve zulüm yöntemi bırakmamıştır. Bu yöntemlere her gün yeni bir faşist hareket biçimiyle devam etmektedirler. Zulme ve baskıya karşı direnen devrimci mevzileri yok etmek, hatta imha etmek için dünyanın her yerinde saldırılarını artırarak sürdürmektedirler.
Emperyalistler, üçüncü dünya savaşına hazırlık yaparken işçilerin ve emekçilerin haklarını kısıtlamaya devam ediyorlar. Savaşa, silaha ve işgallere yaptıkları yatırımları; işçi ve emekçilerin gündelik yaşamlarından çalmaya, gasp etmeye devam ediyorlar. Bu baskı ve savaş hazırlıkları sonucunda, dünyada öncelikle işçiler, kadınlar ve tüm ezilen halklar yaşadıkları topraklardan göç etmek zorunda kalıyorlar. Bu göç, birçok göçmenin hayatını kaybetmesine ve yeni bir yaşam kurarken sayısız sorunla karşı karşıya kalmasına neden olmaktadır.
Bugün İsviçre, sözde dünyanın en refah ülkelerinden biri olsa da, işçi ve emekçilerin yaşam standardı her geçen gün azalmaktadır. İsviçre’de 1.3 milyon insan yoksulluk sınırının altında yaşamaktadır. Ev kiraları ve sağlık hizmetleri alanındaki artış, insanların yaşamını ciddi şekilde olumsuz etkilemektedir. Ancak buna rağmen savaş yatırımlarında hiçbir kesinti yapılmamaktadır. Bugüne kadar Yunanistan’a karşı Dublin uygulamasını devreye sokmayan İsviçre, gelen göçmenleri geri göndermekle tehdit etmeye devam etmektedir. Hatta Yunanistan’a rüşvet vererek göçmenlerin çıkışını engellemeye çalışmaktadır.
Emperyalistler, sermayenin dolaşımı önünde hiçbir engel tanımazken, göçmenlerin nerede yaşamaları gerektiğine karar verme hakkını da kendilerinde görmektedirler.
İsviçre’de hâlâ kadın emeği sömürülmektedir. “Eşit işe eşit ücret” talebi karşılanmamaktadır. Bu nedenle her yıl 14 Haziran’da kadınlar, eşit işe eşit ücret talebiyle sokaklara çıkmaya devam etmektedir.
Tüm bu nedenlerle; birlik, mücadele ve dayanışma günü olan 1 Mayıs’ta; işçileri, emekçileri, kadınları, göçmen işçi ve emekçileri; Faşizme, ırkçılığa, emperyalist savaşlara karşı nerede olursak olalım, sokağa çıkmaya ve mücadeleyi büyütmeye çağırıyoruz!
Emperyalist barbarlığa karşı Dünyanın bütün işçileri birleşin!
Yaşasın 1 Mayıs, Bijî Yek Gulan!
Yaşasın İşçi Sınıfının Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü!
İsviçre Göçmen İşçiler Federasyonu (İGİF)