Atılım Berlin
Almanya’nın Berlin kentinde Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın “Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı ve komünistlerin görevleri” konulu panel düzenlendi. Panel, gençliğin yoğun ilgisini çekti.
Ermeni soykırımının 110 yıldönümü dolayısıyla, soykırımda katledilenlerin anısına yapılan saygı duruşunun ardından Marksist Teori dergisi yazarı Arif Çelebi konuya dair bir sunum gerçekleştirdi.
Ortadoğu’da yaşanan gelişmeler sonucu oluşan yeni güç dengeleriyle birlikte İsrail’in Suriye’de etki alanını arttırması, İran ile emperyalist devletler arasında yaşanan gerilim, sömürgeci faşist Türk devletinin Rojava Devrimi’ni yıkmaya yönelik çabalarının istediği başarıyı sağlayamaması ve gerillayı tasfiye edememesi gibi etmenlerin, faşist Saray rejimini Öcalan ile görüşmelere ittiğini belirten Çelebi, diğer yandan Öcalan’ın da muhtemelen Kürt Ulusal Hareketi’nin kazanımlarını korumak için anlaşma yolunu seçtiğini belirtti.
Her iki tarafın da zaman kazanmak istediğini vurgulayan Çelebi, PKK önderliğinin 90’lardan bu yana ateşkesler ilan ederek, barış görüşmeleri yaparak devlet ile Kürt sorununu çözmeye çalıştığını, ancak her defasında böylesi süreçlerin faşist Türk devleti tarafından tersyüz edildiğini ve yeniden büyük saldırılara giriştiğini hatırlattı.
Bugünkü süreçte de devletin herhangi bir adım atmadığını ve PKK’nin silah bırakması, kendini feshetmesi ve teslim olmayı dayattığını, barıştan veya Kürt halkının kolektif haklarından söz etmediğini, sömürgeciliğin ve faşizmin yıkılmadan Kürt sorununun çözülemeyeceğini belirten Çelebi, metinde yer alan vurguları ideolojik temelde eleştirdi.
Devletin fiziki saldırılarla birlikte psikolojik savaş yürüttüğünü ve bununla kitlelerin umutlarını söndürmeye çalıştığını belirten Çelebi, buna izin vermemek için mücadeleyi daha güçlü yürütmek gerektiğini anlattı. Kürt halkının ulusal taleplerinin mücadeleden geri çekilerek, yalnızca diplomasi yoluyla elde edilemeyeceğini söyleyen Çelebi, politik özgürlüğün olmadığı yerde demokratik toplumdan bahsedilemeyeceğini vurguladı.
Komünistlerin böylesi süreçlerde seyirci kalamayacağını, Kürt halkının ulusal demokratik hakları için mücadeleyi sürdüreceklerini, tüm devrimci ve demokratik güçlerin, şovenizme ve sosyal şovenizme karşı mücadele ederek, Türk işçi ve emekçilerini şovenizm zehrinden kurtarmakla görevli olduklarını söyledi.
Komünistlerin, sosyalistlerin Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı metnini benimsemediğini, eleştirdiğini, ancak Kürt halkının ulusal demokratik taleplerini sahiplendiğini, Kürt Ulusal Kurtuluş Hareketi ile birlikte mücadeleyi yükseltme çabasını sürdüreceğini anlattı.
Çelebi, son olarak da Rojava’nın her alanda sahiplenilmesi çağrısı yaptı.
Panele gençliğin ilgisi yoğun oldu. Gençler soru ve cevap bölümünde çok sayıda soru sorarak daha fazla bilgi ve değerlendirme almaya çalıştı.