El Kaideci HTŞ şefi, Baas rejiminin yenilgisinin ardından kendisini Suriye’nin Cumhurbaşkanı ilan eden Ahmet El Şara liderliğindeki Geçici Hükümet ve ona bağlı silahlı çeteler ağır silahlarla Halep’in Eşrefiye ve Şêxmeqsûd mahallelerine saldırdı.
10 Mart’ta imzalanan mutabakatın tersine HTŞ, başta Tayyip Erdoğan şefliğindeki sömürgeci faşist rejim olmak üzere bölge gerici devletleriyle ilişkilerine dayanarak Suriye’de Suriye Demokratik Güçleri’nin ve Özerk Yönetimin iradesini tanımayacağını gösteren, Rojava devrimi ve Kuzey Doğu Suriye’de inşa edilen halkçı-demokratik iktidarın tasfiyesini hedefleyen saldırılar gerçekleştirdi. Gerici Baas rejiminin en gerici, sömürgeci geleneklerini devralan HTŞ iktidarı, Dürzilere ve Alevilere dönük sivil katliamlar uygulamaktan geri durmadı. Güney Suriye’de ve Lazkiye’de Durzilere, Alevilere, Hristiyan inancına sahip halklara zulüm uyguladı. Gençleri kaçırdı.
Bir tarafta HTŞ iktidarı ve SDG arasında entegrasyon müzakereleri sürerken TC’nin bölgedeki sömürgeci inkarcı hedefleri doğrultusunda konumlanan Ahmet El Şara iktidarı Deyra Zor, Halep ve Tişrin Barajı bölgesinde askeri hazırlığı ve ablukayı hızlandırıyor.
Müzakerelerin bir sonucu olarak SDG güçlerinin geri çekildiği Halep’in Eşrefiye ve Şêxmeqsûd mahalleleri bir dönemdir abluka ve saldırıların odağında. Çeteler, sıkı bir güvenlik ve insani ablukayı dayatmış, yardım ve tıbbi malzemeleri kesmiş, birçok sivili kaçırmış, her gün halkı kontrol noktalarında ve mahalle çevresinde provoke etmeye devam etmiş ve yakın zamanda mahalle çevresinde toprak setler kurarak abluka uygulamıştır. Son olarak da tanklarla bu mahalleleri çevrelemeye başlamıştı.
HTŞ, özü El Kaide olan, bölge gerici devletleri ve emperyalistlerle maksimum uyum temelinde ırkçı ve politik islamcı bir Suriye’yi kurmak amacıyla bütün demokratik kazanımları tasfiye etmeyi amaçlıyor. Politik islamcı yağmacı bir çete koalisyonundan ibaret olan HTŞ’ye karşı Kuzey Doğu Suriye Özerk Yönetimi ve SDG’nin temsil ettiği halkların demokratik yönetimi ve yaşamının, kadın devriminin savunulması tarihsel bir görevdir.
Avrupa’da yaşayan bütün göçmenleri, enternasyonalist, devrimci-demokratik güçleri Eşrefiye ve Şêxmeqsûd mahallesine dönük saldırı ve ablukaya karşı gerçekleştirilecek protestolara katılmaya çağırıyoruz.
Suriye ve Rojava’da taraf olduğumuzu gösterelim, Kuzey Doğu Suriye Özerk Yönetimi için statü mücadelesi etrafında kenetlenelim! HTŞ iktidarını ve onu meşrulaştıran emperyalist ülkelere karşı mücadeleyi büyütelim! Halklar arası düşmanlaşmayı körükleyen ırkçı ve politik dinci iktidarlar ve emperyalist ülkelere karşı halkların dayanışması ve uluslararası kardeşleşmeyi büyütelim!
Avrupa Ezilen Göçmenler Konfederasyonu (AVEG-KON)











