Resmi bir yasağa rağmen, yaklaşık 2 bin faşist, 1945’te Budapeşte Savaşı’nda öldürülen Alman ve Macar askerlerini anmak için hafta sonu Macaristan’ın başkentinde toplandı. “Onur Günü”, Avrupa aşırı sağının en önemli ağ buluşmalarından biri olarak kabul edilir.
Buluşmanın vesilesi Budapeşte Savaşı’nın 79. yıldönümüydü. Aralık 1944’te, Kızıl Ordu birimleri, Mart 1944’ten beri Alman birlikleri ve Macar işbirlikçileri tarafından işgal edilen şehri kuşatmıştı. On binlerce asker ve sivil, sokak ve şehir içi çatışmalarda yaşamını yitirdi. Macar faşistleri, 15 bin Yahudi’yi öldürdü. Faşist birlikleri “anmak” için, binlerce neo-Nazi, bir kez daha, Nazilerin o sırada kaçtığı Budapeşte çevresindeki ormanların içinden geçen yol boyunca dolaştı.
1997’den beri Budapeşte’de faşist “anma etkinlikleri” düzenlenmektedir. 2003 yılında uluslararası neo-Nazi ağı “Blood and Honour”ın Macaristan şubesi ve paramiliter neo-Nazi derneği “Legio Hungaria” tarafından devralındı. Onların çağrıları, son yıllarda Almanya’da örgütlü neo-Naziler de dahil olmak üzere 3 binden fazla faşist tarafından uygulamaya sokuluyor.
Tabi ki ırkçı faşist Orban’ın onayı ile gerçekleşen yürüyüş, yeni faşist hareket bakımından bir buluşma, kaynaşma, güç ve moral toplama olanağı olarak kullanılıyor.
Yeni faşizm, özellikle de Kovid yasaklarından ve yoksulluktan “faydalanarak kitle tabanını genişletirken, illegal faşist milis gücünü de geliştirmeyi ihmal etmedi. Bir tarafta ordu ve polis kompleksi içindeki yapılanmasını, diğer tarafta da Doğu Avrupa’daki faşist paramiliter çetelerle iş birliğini geliştirdi. Gizli tutulması mümkün olmadığı anda “operasyon” görüntüsüyle açığa çıkarılan ve yasaklanmak zorunda kalınan faşist “Combat18” çetesinin, Polonya ve Ukrayna’daki kamplarda eğitildikleri biliniyor. Hanau’nun da bağlı olduğu Hessen eyaletinde polis ve faşist yapılanmaların ilişkisi çokça gündem oluyor.
Aynı şekilde Macaristan’da da “resmi ordu” dahil çeşitli kamplarda Avrupa’nın birçok yerinde faşistin eğitildiği biliniyor.
Faşist hareketin kitle tabanını büyütmekle görevli parti ve örgütlerin bölgesel iş birlikleri biliniyor. Almanya’da AfD, Macaristan’da Orban, Fransa’da FN ve daha fazlasının konferanslarda, Avrupa Parlamentosu fraksiyonlarında vs. bir araya geldikleri biliniyor.
Yeni faşistlerin olanak olduğu ölçüde kitle tabanını genişletmeye girişirlerken şu an mevcut gücünü toparlama, militanlaştırma ve birleştirme taktiği izledi gözlemleniyor.
Tabi ki Orban ve onun gibi faşistlerin, burjuva devletlerin sağladığı avantajları var.
Bu gelişmeler karşısında antifaşist hareket, kitlelerin acil sosyal sorunları ile de ilgilenmesi ve mücadelenin konusu yapması ve daha bölgesel bir yönelim içerisinde olmalıdır. Zira Avrupa çapında neo-nazilerin bölgesel ağları bu kadar güçlüyken antifaşistlerin ağları pratik bakımdan henüz bu düzeyde değil.
Budapeşte’deki yeni faşist buluşmaya karşı 150 antifaşist eylemcinin onurlu direnişi ve protestosu anlamlıyken, yeterli olmadığı da ortada.
* Atılım Gazetesinin Avrupa Eki’nin (atilimavrupa1994@gmail.com) 17 Şubat 2023 tarihli Avrupa Gündemi köşesi