HDK Kadın Meclisi 10. Dönem 3. Genel Meclisi sonuç bildirgesini yayınladı. “Egemenlerin ‘yeni normal’ine karşı, yeni yaşamı hep birlikte kurabileceğimizi biliyoruz” denilen bildirgede, kadın dayanışmasının büyütülmesi çağrısı yapıldı. Bildirgede ‘Kadın Dayanışma Masaları’nın kurulacağı duyuruldu.
Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Kadın Meclisi, 16 Mayıs’ta online olarak yaptığı 10. dönem 3. genel meclis toplantısının sonuç bildirgesini yayınladı.
Covid-19 kriziyle sermaye egemenliğinin insanlık için hiçbir vaadinin kalmadığına dikkat çekilen toplantıda, “Bu sürecin tüm cefası sırtına yüklenen ve yaşamlarına kıymet verilmediği apaçık hissettirilen geniş emekçi kitleler nezdinde de gözler önüne serildi” denildi.
“Bu kriz, kapitalizmin ötesine işaret eden eşitlikçi ve özgürlükçü bir toplumsal değişim için yepyeni olasılıkları açığa çıkarmakla birlikte, mevcut gerçekliğin sermaye ve siyasi elitlerin imtiyazlarını koruyabileceği bir şekilde dönüştürülmesi için de bir politik karar anına işaret ediyor” denilen bildirgede, sermayenin yeni bir toplumsal kontrol rejimi kurmaya yöneldiğine vurgu yapıldı. Bildirgede, “Artık evler, sıfır maliyetli işyerlerine dönüşürken, MÜSİAD öncülüğünde kurulan ‘izole üretim üssü’ adındaki çalışma kamplarından ilkinin 15 Temmuz’da açılacağına ilişkin açıklama, emek rejimindeki dönüşümün olası hızı hakkında bizi uyarıyor” ifadeleri kullanıldı.
“Egemenlerin ‘yeni normal’ine karşı, yeni yaşamı hep birlikte kurabileceğimizi biliyoruz” bildirgede özetle şu değerlendirme ve kararlar yer aldı:
EVLER CİNAYET MAHALLİ
Karantina koşullarında provaları yapılan ve kadınlar için aynı zamanda bir cinayet mahalli, bir şiddet merkezi, bir hapishane de olabilen “ev”de çalışma yahut evin diğer fertleriyle belirli izole alanlara kapatılma, fiziki mesafenin sağladığı özerklik ve boş zaman imkanlarının tamamen ortadan kalktığı, orantısız bir biçimde artan karşılıksız ev ve bakım emeğine belki eğitimin de ekleneceği ve iç içe geçeceği bir cendereye işaret ediyor.
-Şimdiden sağlık hizmetlerine erişemedikleri için bu süreçte kadınlarca istenilmeyen gebeliklerin çarpıcı bir biçimde arttığı kayıt altına alınıyor.
-“Normal” zamanlarda dahi en temel hizmetlere erişmekte, haklarını kullanmakta bin bir güçlük çeken, sınırda sefalete, hastalığa terk edilerek şantaj konusu edilen, ağır bir sömürü, şiddet, taciz, tecavüz, yoksulluk ve dışlama sarmalıyla çevrelenen göçmen kadınların hayatları pandeminin olumsuz sonuçları ile çekilmez hale geliyor.
KADIN DAYANIŞMA MASALARI
-HDK Kadın Meclisleri, elinin yettiği her yerde, temas edebileceği tüm kadınlarla birlikte Kadın Dayanışma Masalarını kurmaya başlıyor. Tüm kadınları mümkün olan her yolla dayanışmaya katkı sunmaya çağırıyor.
-HDK/HDP bloku sürekli ve şiddetli bir saldırı altında tutuluyor. Son yapılan kayyum atamaları, parti kapatma tartışmaları bir yandan bu süreklilik içinden okunabilecek gelişmeler, bir yandan yeni darbe girişiminin güncel adımları olarak karşımıza çıkıyor.
CENAZELERE SALDIRI
-Kürt halkına, Alevi toplumuna, devrimcilere, kadınlara, gençlere, LGBTİ+’lara, velhasıl siyasal ve toplumsal muhalefetin rejim tarafından içerilemeyecek tüm unsurlarına karşı uygulanan psikolojik harp ve düşman hukukunun bir tezahürü olarak mezarlıklar, cenazeler, cemevleri ve küçücük çocuklar dahi saldırının konusu edilebiliyor.
ADİL YARGILANMA HAKKI
-Bu vesileyle, hayatlarını kaybeden Helin Bölek, Mustafa Koçak ve İbrahim Gökçek’i saygıyla anıyoruz. Halkların hakları için verdikleri mücadele nedeniyle mahpus edilen ve ölüm orucunu sürdüren Av. Ebru Timtik ve Av. Aytaç Ünsal’ın adil yargılanmaları önündeki engellerin bir an önce kaldırılmasını ve serbest bırakılmalarını istiyoruz.
ÇOCUK İSTİSMARCILARINA AF YOLU
-Salgın günlerinde kadına yönelik fiziksel, psikolojik, cinsel şiddetteki artışa rağmen, iktidar blokuna bağlı medya araçları eliyle yürütülen karalama kampanyalarıyla öcüleştirilmeye çalışılan 6284 sayılı yasa rafa kaldırılır, İstanbul Sözleşmesi uygulanmazken, çocuk istismarcılarının evlilik yoluyla affı için hazırlıklar yapılıyor.
-İktidar bloku, bir yandan toplumsal tabanındaki çözülmeyi darbe korkuluğuyla durdurmaya çalışırken, kadına yönelik şiddet faillerini de içeren ve ilk acı sonuçları görülmeye başlanan eşitsiz infaz yasasıyla affettiği lümpen ordusunu gerektiğinde kullanmak üzere yedekte tutuyor.
YENİ DÖNEM KIYASIYA MÜCADELE
-Yeni “normal”in kriterlerinin tespiti, kıyasıya bir mücadeleyi ima ediyor. Bu bağlamda, sözü edilen mücadelenin bu topraklara özgü stratejisi ve eşitlikçi özgürlükçü bir toplumsal dönüşümün anahtarı olan üçüncü yolun inşasına devam etme, bunun toplumsal tabanını genişletme görevinin farkında olan Halkların Demokratik Kongresi Kadın Meclisleri, bağımsız örgütlenme hak ve meşruiyetlerine saygı ve özen göstermek kaydıyla, kadınların kolektif özne olarak bu harcın içine karılmasını, mücadele ve müktesebatının içerilmesi ve ilerletilmesini vazgeçilmez görüyor.
KADIN DAYANIŞMASINI BÜYÜTÜLMESİ
-Fiilen direnmekte olan odak ve dinamikleri, herhangi bir güç eksilmesine yol açmayacak, tersine aritmetik toplamın ötesinde yeni bir sinerji doğuracak şekilde yan yana getirecek, asgari bir program etrafında toplanmış, kalıcı bir demokrasi ittifakına olan ihtiyacın olduğu gibi yerinde durduğunu görüyor, yerel seçimlerin ardından açığa çıkan ve arkası boş bir iyimserliğe dayanan beklenticiliğin yarattığı zaman kaybını telafi edecek bir ivmeyle bu yönde çaba gösterilmesi gerektiğini biliyoruz. Böylesi bir ittifakın bir bileşeni ve önemli bir dinamiği olduğunu düşündüğümüz birleşik kadın mücadelesini örme ve kadın dayanışmasını büyütme hedefimizi kararlılıkla koruyor, bu yönde atılacak somut adımlarda elimizden geleni yapacağımızı ilan ediyoruz.
ÖZ ÖRGÜTLERİN KALICILAŞMASI
-Kadın dayanışması temelinde kurulacakların yanı sıra, daha önce bir hedef olarak saptanan ve pandemiyle önemi daha açık bir biçimde anlaşılan, hayatın yeniden üretimini devletin ve piyasanın belirleyiciliğine mesafelendirecek, müştereklerin kolektif tasarrufunu önüne koyan, emekçilerin öznesi olacağı öz örgütlerin, dayanışma ağlarının yaygınlaşması ve kalıcılaşması için çaba sarf edeceğimizi, bu ağlara politik bir anlam ve mahiyet kazandırmaya gayret edeceğimizi tekrar ifade ediyoruz.
DENEYİMLERİN AYAK İZİNİ TAKİP EDİYORUZ
-Bugün yukarıda saydığımız büyük mücadelelere atılırken bize ilham veren Mayıs Şehitlerini, eşitlik ve özgürlük mücadelesinde kaybettiğimiz kadınları saygıyla anıyor; yine bu ay açığa çıkan ‘Dayağa Karşı Yürüyüş’, ‘İşçilerin Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü’, ‘Gezi Direnişi’ gibi büyük mücadele deneyimlerinin ayak izlerini takip ediyoruz.
-Halkların Demokratik Kongresi Kadın Meclisleri olarak, tıpkı diğerleri gibi cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği temelli ayrımcılığın da son bulduğu eşit, özgür günlere olan inancımızla 17 Mayıs Homofobi, Bifobi, Transfobi Karşıtı Günü kutluyoruz.”