Vaka sayılarının açıklanandan iki kat fazla olduğunu söyleyen Türk Tabipler Birliği (TTB) Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı, “Salgın yönetimi değil algı yönetimi var” dedi ve gümlük vakanın 60 bin olduğunu söyledi.
Vaka sayılarının açıklanandan iki kat fazla olduğunu söyleyen Türk Tabipler Birliği (TTB) Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı, “Salgın yönetimi değil algı yönetimi var” dedi.
Türk Tabipler Birliği (TTB) Merkez Konseyi Başkanı Dr. Şebnem Korur Fincancı, TTB Genel Sekreteri Dr. Vedat Bulut, Türk Dişhekimleri Birliği (TDB) Merkez Konseyi Başkanı Atilla S. Ataç, Türk Eczacıları Birliği (TEB) Merkez Konseyi Başkanı Erdoğan Çolak, Tüm Radyololoji Teknisyenleri ve Teknikerleri Derneği (TÜMRADDER) Genel Başkan Yardımcısı Ali İpekli, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Eş Genel Başkanı Hüsnü Yıldırım, Türk Hemşireler Derneği (THD) Genel Başkanı Sevilay Şenol ve Türk Psikologlar Derneği (TPD) Başkanı İlkiz Altınoğlu Dikmeer, bugün DEVA Partisi Genel Merkez Binası’nda Genel Başkan Ali Babacan’ı ziyaret etti.
‘SALGIN YÖNETİMİ DEĞİL, ALGI YÖNETİMİ VAR’
Ziyaret sonrası düzenlenen basın toplantısında açıklamalarda bulunan TTB Merkez Konseyi Başkanı Dr. Şebnem Korur Fincancı, günlük paylaşılan verilerle ilgili kuşkular olduğunu belirterek, “Hasta sayısı ile zatürre rakamlarını kıyaslayınca rakamların vahimliğini görüyoruz. Acillerde yoğun bakım yatağı kalmadı. İnsanlar sağlık hizmetine ulaşamaz geldi. Şu an günlük vaka sayısı 60 bin civarında, yani açıklananın iki katı. Türkiye salgınla baş edememiştir. Salgın yönetimi değil algı yönetimi vardır” diye konuştu.
TTB: TAM KAPANMA ÖNERDİK
TTB Başkanı Fincancı, şunları kaydetti:
“Biz tam kapanma önerdik iki hafta önce, insanların gelir kayıpları giderilerek kapanmalı. Ev içi şiddetin nasıl arttığını gördük. Sosyal devlet çerçevesinde tüm sağlık alanı tüm sosyal düzenlemeyi yapmazsanız salgınla baş edemezsiniz.
Salgın sadece bir sağlık sorunu değil. Eklenen eşitsizliklerle kocaman bir alanı kaplıyor. Salgınla mücadele ederken eşitsizliğe karşı da mücadele etmek zorundayız. Kapattığınız iş yerleri ile onları yalnız bırakırsanız geçimleri için destek sunmazsanız sadece salgından etkilenmiyor, hastalık ve hastalığın ortaya çıkardı hasarlar daha kalıcı oluyor. İnsan yaşamını koruma yükümlülüğümüz var. Bu bizim anayasal sorumluluğumuz.”