İngiltere Londra’da, protesto hakkının kısıtlanması ve protestoculara yönelik ağır cezai düzenlemeler içeren yasa tasarısının geri çekilmesi talebiyle protesto gösterisi yapıldı.
Özden DİNÇ
Londra
İngiltere’de haftasonu Londra, Bristol, Liverpool, Manchester, Sheffield, Coventry ve Newcastle gibi büyük şehirlerde binlerce kişinin katıldığı protesto gösterileri yapıldı. Protestolara konu olan “Polis, suç ve ceza yasa tasarısı” (Police, Crime, Sentencing and Courts bill-PCSC) hakkında Lordlar Kamarası’ndaki oylamanın sonucu bugün açıklanacak. Lordlar Kamarası’nda evet oyunun çıkması halinde düzenleme “Kraliyet Onayı”nın (Royal Assent) ardından yasalaşacak.
LONDRA’DA BİNLERCE KİŞİ PARLAMENTO MEYDANI’NA YÜRÜDÜ
Protesto hakkının kısıtlanması ve protestoculara yönelik ağır cezai düzenlemeler içeren yasa tasarısının geri çekilmesi talebiyle cumartesi günü Londra’da “Siyah Yaşamlar Değerlidir” (Black Lives Matter-BLM) ve Yokoluş İsyanı (Extinction Rebellion-XR) tarafından düzenlenen protesto gösterisi için Holborn’daki Lincoln Parkı’nda biraraya gelen yaklaşık beş bin kişi Parlamento Meydanı’na kadar yürüdü. Göstericiler “Polis, suç ve ceza yasa tasarısı”nın yanısıra halihazırda yasalaşmayı bekleyen, vatandaşlık hakları ve göçmenlik ile ilgili katı düzenlemeler içeren “Uyruk ve sınırlar yasası” ile yürürlükteki “Devlet sırları yasası”nın güncellenmesini içeren “Devlete yönelik tehditlerle mücadele yasası”nı protesto ettiler. Ayrıca son günlerde pandemi kısıtlamalarını hiçe sayarak başbakanlık konutunda düzenlenen kalabalık partilere katıldığı ortaya çıkan Başbakan Boris Johnson’ın istifası da göstericilerin talepleri arasında yer alıyordu.
Devamında yasaya uygunluk denetimi hakkının kısıtlanması var. Bu bizim yerel halkın çıkarlarına ters düşecek (çevre-imar) planlarına karşı kimi zaman kullandığımız bir hak.
Ve elbette sırada Priti Patel’in buraya gelmeye çalışan insanları cezalandırmaya yönelik utanç verici uyruk/vatandaşlık yasası var.
Neden (gelmek istiyorlar)? Çünkü insan olarak sahip oldukları haklar çiğneniyor ve, evet haklı olarak yoksulluktan kurtulmak istiyorlar. Biz bu ülkede sığınmacıları memnuniyetle karşılıyoruz.
Ve son olarak polis yasası var. Burada bugün yaptığımıza benzer şeyleri engellemek isteyen bir yasa.
Sizler de tıpkı benim gibi bunun aslında ne için olduğunu biliyorsunuz. Bu (yasa) gösterileri, işgalleri ve protesto hakkını engellemek ile ilgili. Çünkü biliyoruz ki önümüzde bizi daha fazla kemer sıkma bekliyor, kamu hizmetlerinde daha fazla kısıtlama, ücretlere yönelik daha fazla saldırı ve toplumumuza yönelik daha fazla saldırı sırada bekliyor. Bunlara karşı mücadele etmemizi önlemek istiyorlar.
Buna verilecek cevap şudur: evet onları parlamentoda yenmek istiyoruz ve şayet Avam Kamarası’nda ya da Lordlar Kamarası’nda onları yenemezsek onları nerede bozguna uğratacağız? Sokaklarda!
Son olarak tam da hep bir ağızdan söylediğimiz gibi, ‘işte demokrasi böyle bir şeydir ‘dayanışmayla.”
(Evrensel)