Siyonist İsrail devletinin Filistin halkına yönelik süren katliamları bir soykırıma dönüşerek yaklaşık 20 bin insanın canını aldı. Soykırım saldırıları kadın, çocuk, yaşlı demeden ilerlerken, Avrupa egemen sınıfları ve onların devletleri de Filistin halkıyla dayanışmak ve Siyonizmin gerçekleştirdiği katliamların durdurulması için direnişe geçen örgüt, kurum ve bireylere dönük saldırılarını arttırdı. Katliamın ilk günlerinde eylem yasakları, kitlesel gözaltı biçiminde protesto ve ifade özgürlüğü haklarının gasp edilmesinde vücut bularak, geçtiğimiz haftalarda örgüt ve kurumların yasaklanması, Siyonizm eleştirileri ve protestolarının suç sayılması derecesine vardı.
Avrupa emperyalistlerinin başını çeken Almanya, söz konusu saldırganlığın ilk elden taşıyıcılarından oldu. Filistin bayraklarının taşınmasına dahi tahammülünün olmadığını gösteren emperyalistler, bir yandan Filistin halkıyla dayanışmak için sokağa çıkan yerli işçi ve emekçilere, göçmenlere tehditler savururken, öte yandan İsrail Siyonizminin katliamlarına haklı ve meşru zemin arayışı içerisinde oldular. Alman devletinin benzer tutumunu Türkiyeli ve Kürdistanlı göçmen ve diğer devrimci örgütlere uyguladığı yasaklardan da biliyoruz. Alman devleti, sömürgeci faşist Türk ve İsrail devletlerinin Kürt ve Filistin halklarına aynı katliam yöntemleriyle saldırmalarını, soykırım uygulamalarının destekçisi olmaya devam ediyor.
Geçtiğimiz ay Filistinli Tutsaklarla Dayanışma Örgütü Samidoun’u yasaklayan Alman emperyalizmi, bu kez de genç kadın örgütü ZORA’yı hedef aldı. Berlin’de ZORA üyelerinin evlerini ve kadın kafesini basan Alman polisi, bir kişiyi gözaltına aldı ve daha sonra serbest bıraktı.
ZORA üyesi genç kadınlar Filistin Halk Kurtuluş Cephesi’ni desteklemekle suçlanıyor. Filistin halkının Siyonist İsrail devleti tarafından katliamlarla soykırıma uğratıldığı 7 Ekim gününden bu yana militan eylemleriyle sokakları, üniversiteleri yasakları tanımayarak zapteden ZORA’lı genç kadınlar bu enternasyonalist dayanışmacı eylemlerinden dolayı Alman polisinin hedefindedir. Alman devleti polis baskınları, yasakçılığı ve toplam saldırganlığıyla mazlum Filistin halkı karşısında, İsrail Siyonizmiyle saf tuttuğunu net bir şekilde ortaya koymuştur. Alman devleti başta olmak üzere Avrupalı emperyalistlerin bu gerici hareket tarzı Filistin halk direnişi etrafında örülen enternasyonal dayanışmayı hedeflediği gibi, Siyonist İsrail’i de daha fazla Filistin kanı dökmekte cüret kazandıran adımlardır.
Siyonizmin devam eden soykırım saldırıları ancak ve ancak halkların birleşik enternasyonal barikatıyla sonlandırılabilir. Filistin halkının haklı ve meşru direnişinin yanında olduğumuzu bir kez daha belirtiyoruz. Polis baskınları, yasaklamalar ezilenin yanında olmamızı asla engelleyemeyecektir. Hiçbir yasağı tanımıyoruz! Direnen ve mücadele eden Filistin halkının yanında olmayı sürdüreceğiz!
Filistin halkı yalnız değildir!
ZORA’ya yönelik polis saldırılarına son!
Yaşasın enternasyonal dayanışma!
AVEG-KON
20.12.2023