Sosyalist Kadınlar olarak, Rojava devrimi bugün iki biçimde gündemimizdedir. Kobanê ve Rojava kadın devrimi için ölümsüzleşen İvana Hoffmannları, Kobanê davasıyla dört duvar arasında tutsaklığı yaşayan, yargılanan Figen Yüksekdağları sahiplenmek gündemimizdir.
“Kobanê düştü, düşecek” diyen faşist Türk şeflik rejimi, diktatör Erdoğan, Kobanê davası ile 400 yıla varan cezalarla bir intikam davası yürüttü. Faşist Türk sömürgeciliği için, Kobanê davası öylesine bir dava değildi. Çünkü faşist rejimi; Kürt ulusu dört parçada var olmamalı, Rojava devrimi gerçekleşmemeli diyerek, şeriatçı DAİŞ’i silah, teknik ve askeri yardımlarla destekledi. DAİŞ’i kendi ortağı yaptı. O coğrafyada farklı ulusal kimlikteki kadınların eşit ortağı olacağı, komünal bir yaşamın kurulmasını engellemek için soykırımcı bir savaş yürüttü. Artık DAİŞ’e karşı savaşan, Rojava devrimini savunan her kim olursa olsun Türk devletinin düşmanıydı.
Kobanê davasıyla Figen Yüksekdağ, Gülten Kışanak, Selahattin Demirtaş, Ahmet Türk şahsında yağdırılan cezalarla Rojava devrimini yıkamamış olmanın, DAİŞ’i yenilgiye uğratamamanın intikamını aldı. Bugün güncel olan politik tutsak kadınları ve zindanlardaki tüm tutsakları sahiplenmek, onların özgürlüğüne kavuşması için faşist rejime karşı mücadeleyi keskinleştirmektir.
Bugün Rojava için ölümsüzleşen İvanaları unutmamak, Rojava’da yaşayan, mücadele eden kadınların yanında olmak da temel görevlerimizdendir. İvana Hoffmann salt Kobanê’yi, Rojava devrimini savunmadı, o aynı zamanda DAİŞ’i, sömürgeciliği, yenilgiye uğratarak insanlığı belalardan kurtaranlardandı.
Almanya’da yaşarken Rojava’ya koşan ve ölümsüzleşen İvana Hoffmann için Almanya’nın Duisburg kentinde 8 Haziran’da “Jin Jiyan Azadi, Yaşasın Enternasyonal Kadınların Birliği” şiarıyla kadın temalı bir festival gerçekleştirilecek. Onu kadın kitlelerine anlatmak, festivalin kadınlarca sahiplenilmesi, aynı zamanda Rojava kadın devrimini anlatmak ve sahiplenmek olacaktır.
İvana Hoffmann, çoklu kimliğiyle bilinen bir devrimciydi. Afrikalı, siyahi, lezbiyen ve bir işçi ailenin çocuğuydu. O, dünya devrimcisiydi. Afrika’dan, Avrupa’ya göç eden babasının hayat mücadelesinin devamını göçle değil, Ortadoğu’ya, Rojava’ya giderek bir savaşçı olarak sürdürdü. Afrika’da ırkının, halkının kölelik tarihinde yaşanan acıları, isyanları kendi bilincinde, eyleminde topladı. Sömürgecilerin, emperyalistlerin, böldüğü, parçaladığı, cirit attığı Kürt ulusunun topraklarına koştu. Elde silah, Dicle nehrinin asi öfkesini, esen ılık rüzgarını teninde hissetti.
Gelin, İvana Hoffmann festivaline kadınları katmak için, çıkartılan bildirileri, biletleri yaygınca etkinliklerde, sokakta dağıtalım, Duisburg ve çevresinde, NRW bölgesinde yaşayan tüm arkadaş, akraba, dost, yoldaş, kadın örgütlerinden kimler varsa ulaşalım, arayalım, festivale katılmalarını, Kobanê ve Rojava devrimine sahip çıkmalarını isteyelim “Jin Jiyan Azadi”yle kadın iradesini gösterelim.
* Atılım Gazetesinin Avrupa Eki’nin (atilimavrupa1994@gmail.com) 24 Nisan 2024 tarihli Sosyalist Kadın köşesi