F Oturması’nın 472.’sini İzmir Şakran Kadın Kapalı Hapishanesi’nde tutulan 75 yaşındaki ağır hasta tutsak Fatma Güler’in durumuna dikkat çekildi; yetkililer göreve, kamuoyu ise duyarlılığa çağırıldı. 344. kez yapılan eylemde Kırıkkale F Tipi Kapalı Hapishanesi’nde bulunan 12 ağır hasta tutsağın durumuna dikkat çeken Hasta Mahpuslara Özgürlük İnisiyatifi, derhal tahliyelerini istedi.
Ağır hasta tutsak Fatma Güler için duyarlılık çağrısı
İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonu’nun hasta tutsakların durumuna dikkat çekmek, tedavilerinin önündeki engellerin kaldırılması ve derhal tahliye edilmeleri için düzenlediği F Oturması’nın 472.’si İzmir Şakran Kadın Kapalı Hapishanesi’nde tutulan 75 yaşındaki ağır hasta tutsak Fatma Güler’in durumuna dikkat çekildi.
Online düzenlenen eylemin metnin İHD İstanbul Şube Başkanı Gülseren Yoleri okudu. Yoleri, “Hakkında verilen 5 yıl 3 ay hapis cezası kesinleştiği için 2018’den bu yana tutuklu bulunan Fatma Güler, tutuklanmadan önce mide kanseri nedeniyle iki defa ameliyat geçirmiş olup, aynı zamanda astım, yüksek tansiyon ve karaciğer hastasıdır. Hapishane koşulları nedeniyle hastalıkları ilerlemiş, pandemi nedeniyle tedaviye erişimin durma noktasına gelmesi sağlığına yönelik riski artırmıştır” dedi.
Avukatından alınan bilgiye göre; ileri derecede görme bozukluğu ve kulaklarında ağrılar başlayan Gülerin, ağrılar nedeniyle uyku düzeninin bozulduğunu aktaran Yoleri, “Göğsünde koltuk altına yayılan şişlikler oluşmuş, karaciğerindeki hastalığın verdiği rahatsızlık artmıştır. Fatma Güler bu arada guatr ameliyatı da olmuş, teşhisi öğrenilememiştir” diye konuştu.
‘YETKİLİLERİ GÖREVE, KAMUOYUNU DUYARLILIĞA ÇAĞIRIYORUZ’
Yoleri, şöyle devam etti: “Fatma Güler için Cumhuriyet Başsavcılığına yapılan “Yaşlılık ve hastalık nedeniyle cezasının ertelenmesi” talebi reddedilmiştir. Tahliyesi için CİMER’e yapılan başvuruya ise hiç bir cevap verilmemiştir. Hastalıkları nedeniyle yaşamını tek başına sürdüremeyen Fatma Güler’in hapishanede kaldığı her an yaşamına ağır bir tehdit oluşturmaktadır. İnsan hakları savunucuları olarak, Fatma Güler ve tüm hasta mahpusların tedavilerinin önündeki engellerin kaldırılmasını, pandemi koşulları da gözetilerek derhal serbest bırakılarak yaşam haklarının korunması gerektiğini bir kere daha hatırlatıyor, yetkilileri göreve, kamuoyunu duyarlılığa çağırıyoruz.”
Kırıkkale’deki 12 ağır hasta tutsak için tahliye istendi
Hasta Mahpuslara Özgürlük İnisiyatifi, Kırıkkale F Tipi Cezaevi’nde kalan hasta tutukluların tedavileri için tahliye edilmesi çağrısında bulundu. Açıklamada, “Hasta mahpusların durumu her geçen gün daha da ağırlaşmaktadır. Yaşanan hak ihlallerinin kronikleşmesi ve üstüne eklenmiş olan pandemi süreci de sağlık durumlarının daha da kötüleşmesine neden olmaktadır” denildi.
Hasta Mahpuslara Özgürlük İnisiyatifi, cezaevlerinde tutulan hasta tutukluların sağlık durumuna ilişkin eylemlerinin 344’nci haftasında video mesaj yayımladı.
İnsan Hakları Derneği (İHD) Merkez Yürütme Kurulu (MYK) Üyesi Nuray Çevirmen tarafından yapılan açıklamada, Kırıkkale F Tipi Kapalı Cezaevi’nde kalan 12 hasta mahpusun durumlarına dikkat çekilerek “Hasta mahpusların hastane sevkleri durdurulmuş, periyodik yapılması gereken tahlil ve tetkikler yapılamamakta ve tedaviler aksamaktadır. Hapishanede kalamayacak denli ağır hastalıkları olanlar tahliye edilmeyerek yaşam hakki ihlali yaşatılmaktadır” dedi.
Çevirmen, Kırıkkale F Tipi Kapalı hapishanesinde kalan ağır mahpusların durumuna ilişkin şu bilgileri paylaştı:
“SAĞLIK SORUNLARINDAN DOLAYI DİYET YEMEKLERİ VERİLMEMEKTE”
Arif Bayram, Parasını 5 yıl önce peşin yatırmasına rağmen implant tedavisi tamamlanmamış uzun süredir dişsiz olduğu için yüz ve çene fizyolojisinde bozulmalar başlamıştır. Üst çenesinde yer alan 2 adet dişinin de çürümeden dolayı çekilmek zorunda kalmıştır;
Resul Kocatürk, Wernicke-Korsakof sendromu, Hipotiroid rahatsızlığı ve İrritabl Kolon hastalığı bulunmaktadır. Akciğerinde de nodül var. Birden fazla sağlık sorunundan dolayı diyet yapmakta, ancak son aylarda ciddi bir şekilde mağdur edilmekte ve diyet yemekleri verilmemekte, bunun yerine haftada 2 kg domates, 0,5 kg sivri biber, 250 gram beyaz peynir ve 6 kepçe yoğurt verilmektedir.
“KELEPÇE DAYATMASI İLE TEDAVİ HAKKI ENGELLENİYOR”
Cihat Özdemir, 20 yıldır cezaevinde olan mahpusun beyninde 4 cm’lik nodül bulunmakta, teşhisi konulamamış bayılmalar yaşamaktadır. Hipermetrop, kuru göz, bel ve boyun fıtığı, kronik otit, %30 işitme kaybı, boyunda ve testiste kist, varikosel, pankreas enzim eksikliği, iç hemoroid, kronik venöz yetmezliği ve reflüler, kronik gastrit, böbrekte büyümeye devam eden 11 mm’lik nodül, her iki dizinde menisküs, prostat hastalığı bulunmaktadır. Tiroid kanseri teşhisi konulmuş, Ankara’ya sevk edilmiş, 03 Aralık 2019 tarihinde Ankara’da 60 tane tümör ile birlikte hem tiroidi hem de lenf bezlerinin tamamı alınmıştır. Cihat Özdemir’in tedavi olmak için sevk edildiği Ankara Şehir Hastanesi ve Kırıkkale İhtisas ve Tıp Fakültesi Hastanelerinde kelepçeli tedavi dayatması nedeniyle tedavi hakkının engellendi aktarılmıştır.
Salih Gün, Kalp ve bel fıtığı sorunu var. Kronik otit ve işitme kaybı nedeniyle sık sık kulak burun boğaz polikliniğine gitmekte ancak tedavisi başarısız olmaktadır. Kalp için anjiyo olmuştur. Bel fıtığı nedeniyle de ameliyat geçirmiş fakat ağrıları devam ettiği için fizik tedaviye sevk edilmiş, ancak 10 seans yapılabilmiştir. Sağ kulak fonksiyonunu kaybetmiş durumdadır. Uzun süredir ağır eklem romatizması sorunu yaşamaktadır.
İsmet Akın, 2012 yılında karnındaki yaralardan kaynaklı ameliyat olmuştur. Yaraları kapanmamış, fistül oluşmuş, kan ve irin akmaya devam etmektedir. Şiddetli baş ağrısı yaşıyor, safra kesesinde taş var.
“KOLTUK DEĞNEĞİNE BAĞIMLI YAŞIYOR”
Sinan Akbayır, Wernicke-Korsakoff hastası, ATK, ilk raporunda 6 aylık ceza ertelemesini uygun bulmuşken, daha sonra “hapishanede kalabilir “raporu vermiştir. Hiperlipidemi tanısı konulmuştur. Ciddi boyutta bel ve boyun fıtığı tanısı vardır. Bunlara ek olarak kronik gastrit, reflü, kronik bronşit, göz ve kulak rahatsızlıkları, diş rahatsızlıkları, cilt kuruması ve cilt hassasiyeti var.
Zeynel Karabulut, Ölüm orucundan dolayı bir yere tutunmadan başını dik tuttuğu zaman, geriye doğru düşüyor. Omurilikte erime oluşmuş, koltuk değneğine bağımlı olarak yaşıyor. Ciddi boyutta unutkanlık var yeni şeyleri kaydetmede zorluk yaşıyor, bazı anıları silinmiş ve yaşamımın belli bölümleri yok. Ellerinde ayaklarda şişme, morarma oluşmakta, bazı zamanlarda bilek ve dirseklerinden aşağısını hissetmiyor. Gözlerinde kanlanma ve sulanma, güneş ve floresan ışıklarından etkilenme, sol gözünde damar tıkanıklığı, kulaklarda çınlama var.
“HASTA MAHPUSLAR İNSAN ONURUNA UYGUN ŞEKİLDE SAĞLIK HAKKINA ERİŞMELİDİR”
Mustafa Kocatürk, Kronik venöz hastası, ileri derecede varis, bel fıtığı, varikosel hastalıkları mevcut ayrıca sol kulak zarında çökme, kilit alerjisi bulunmaktadır. Diş tedavileri de yapılamamıştır.
Aydın Çelik, Hepatit-B taşıyıcısıdır. 2015 yılında siroz tehlikesi nedeniyle ilaç tedavisi yapılmış ve değerleri normale dönmüştür. Bu hastalığı için götürüldüğü düzenli kontroller pandemi sürecinde aksamıştır. Kullanmış olduğu ilaçların kemik erimesi yan etkisi bulunmaktadır. Ayrıca yüksek tansiyon hastasıdır.
Aziz Temel, Gastrit ve reflü hastası. Bel fıtığı var. Akdeniz anemisi rahatsızlığı nedeniyle ısrarı üzerine bir kez kan tahlili yapılmıştır. Dalak büyümesi rahatsızlığı için de ultrason çekimlerine pandemi nedeniyle götürülmemiştir. Tedavi süreci durmuş, yalnızca revir doktoru tarafından ilaçlarını alabilmektedir.
Fatih Kaplan, 2.5-3 yıldır mide ve bağırsakta ciddi problemler yaşamaktadır. Tetkikler sonucunda ‘Helikobakter Piori’nin mevcut olduğu söylenmiştir. Uygulamış olduğu ilaç tedavileri sonuç vermemiş, endoskopi randevularına götürülmemiş ve kanamaları artmış, iki ay içinde 11 kilo vermiş ve mide ile bağırsakta sancılar, ağrılar yaşamaktadır. Kolonoskopi ve endoskopi yapılacağı kendisine iletilmiştir.
Şerif Mesutoğlu, Toplardamar yetmezliği/daralması, nöropati, vücudundaki yanmadan kaynaklı tahribat, Hepatit-B hastalığı bulunmakta ve ayrıca ciddi böbrek ve kas ağrıları çekmektedir.
“BİR AN ÖNCE TAHLİYELERİ GERÇEKLEŞTİRİLMELİ”
Hasta mahpusların tetkik ve tedavileri aksatılmadan yapılmalı, kelepçeli muayene ve tekli ring araçları ile sevkler kaldırılmalı, hasta mahpuslar insan onuruna uygun şekilde sağlık hakkına erişmelidir. Hapishanede kalamayacak denli ağır olan mahpusların tahliyesi bir an önce gerçekleştirilmelidir.
(ETHA – PİRHA)