2021 yılı Paris Komünü’nün 150. yılına denk geliyor. Komünü yaratan Paris proletaryası, 150 yıllık geleneğine sahip çıkarak 18 Mart’ta başlayan bir dizi eylem ve etkinliklerle Paris Komünü’nün anısını yaşatıyor, insanlığın kurtuluşu yolunda bıraktığı ders ve deneyimleri konu ediyor; gelecek mücadeleler için ideolojik, politik ve örgütsel olarak silahlanıyor.
Hiç şüphesiz ki sosyalizmin, proletarya diktatörlüğünün ilk nüvelerini taşıyan Komün’nün yaratıcıları, barikat başlarında korkusuzca burjuva karanlık ordularına karşı görkemli direniş sergilemiş olan kahraman komünarlar da bu etkinliklerde unutulmuyor. Paris’in par lachese mezarlığındaki Komünarlar yüzbinlerce insanın uğrak yeri haline geliyor. 29 Mayıs, Cumartesi günü gerçekleştirilecek olan yürüyüş ve anma, Komün geleneğine sahip çıkışın yeni bir örneğine dönüşecek. Toplamda 82 kurum ve kuruluşun imzasını taşıyan eylem komitesi Fransız işçi sendikalarından, politik parti ve örgütlere çok değişik yelpazede özneleri içeriyor.
Yıl içerisinde ICOR bileşenlerinin oluşturduğu “Yaşasın 1871 Komün Kolektifi” içerisinde komünistler aktif rol oynadı. Genel Komün anmalarından Komün’de kadınların rolüne varıncaya kadar birçok eylem ve etkinliğin önericisi ve uygulayıcısı oldular. Nitekim komün; “geçmişimiz, bugünümüz ve geleceğimiz” metaforunun berrak bir yansımasıdır.
Savaş koşullarında kendiliğinden gelişen Komün, 18 Mart itibarı ile tarihin ilk işçi iktidarını ilan etti. Mevcut devletin tüm yetkilerini devraldı ve hemen toplumda ciddi dönüşümleri sağlayacak kararlar alarak pratiğe döktü. İdari ve adli kurumlar ile eğitim vb. hizmetlerde çalışanlar ilgili herkesin oy hakkına sahip olduğu seçimlerle belirlendi. Bu kişilere verilecek en yüksek ücret işçi ücretleri düzeyi ile sınırlandı. İşçi ücretlerinde kesintiye gitmek amacıyla yapılan ceza uygulaması ve gece çalışması yasaklandı. Kiralar, esnaf ve zanaatkârın ödenemeyen kredi borçları ertelendi. Kilise devlet işlerinden koparıldı; kiliseye ayrılan bütçe kesildi, tüm kilise arazileri kamulaştırıldı. Eğitim parasız olarak halka açıldı. Yabancılara yurttaşlık verildi, Komüne seçilebilmelerinin önü açıldı. Kadınların kurtuluşu için kurulmuş olan Kadın Birliği’nin çalışmaları ile gönüllü birliktelik ve evlilik dışı çocukların hakları tanındı.
En önemlisiyse yıkılan devletin kimi aygıtlarının lağvedilmesiydi. Ordu ve polisin dağıtılarak yerine halkın silahlandırılması, burjuva devletine el konulduğunda devlet organlarının olduğu gibi kullanılmasına devam edilemeyeceğinin bir göstergesiydi.
Komün tarafından gerçekleştirilen tüm ileri adımlar, el yordamıyla yapılanlardan ibarettir. Tarihin proletarya ve işçi sınıfının önüne çıkardığı fırsatlarda öncü partinin rolü, daha sonra Bolşevizmde vücut bulmuştur. 1917 Ekim devriminde bu parti işçi sınıfını zafere taşımış ve tarihin ilk işçi devletinin kurulmasına giden yolu hazırlamıştır.
150 yıl sonra, Rojava devrimi yeni bir Komün kapısı olma adayı olarak karşımızda duruyor. Afrika’dan Latin Amerika’ya, Asya’dan Avrupa’ya birbiri ardına gerçekleşen toplumsal isyanlar, günümüz koşullarında gerçekleşecek yeni komünlerin daha sarsıcı, daha güçlü ve kalıcı olacağının emareleriyle dolu. Buradan Komünü anlamak ve gerekli tarihsel dersleri çıkarmak komünist özneler için büyük önem taşıyor.
* Atılım Gazetesinin Avrupa Eki’nin (atilimavrupa1994@gmail.com) 28 Mayıs 2021 tarihli Avrupa Gündemi köşesi