Kurumumuz Avrupa Ezilen Göçmenler Konfederasyonu (AVEG-KON), “Rojava devrimini savunmak için harekete geçelim!” başlıklı açıklama yaptı. Açıklamada, “Avrupa topraklarında yaşayan halklarımızı direnişi daha fazla büyütmeye, Rojava devrimini hedef alan tüm saldırılara karşı ‘Rojava devrimini savunmaya’ çağırıyoruz. Devrimin kazanımlarını korumak için halkların enternasyonalist dayanışmasını büyütelim!” çağrısı yapıldı.
AVEG-KON açıklamasını aynen yayımlıyoruz:
Rojava devrimini savunmak için harekete geçelim!
Faşist saray rejimi Rojava’ya yönelik saldırılarını SİHA’lar, bombardıman ve suikastlerle yoğunlaştırdı. En son geçtiğimz hafta suikast saldırısıyla Qamişlo Kantonu Özerk Yönetim Eşbaşkanı Yusra Derwêş, yardımcısı Lîman Şiwê ve şoförü Firat Tûma’yı katletti. Ölümsüz Yusra Derwêş ve Lîman Şiwêş aynı zamanda Rojava kadın devriminin toplumsal alandaki iki öncüsüdür. Faşist saray rejimi doğrudan özerk yönetim sorumlusu sivilleri hedefleyerek bu yolla halkın ve devrimin öncülerini tasfiye etmeyi ve onun devrimci çizgisini zayıflatmayı amaçlıyor.
Suikast saldırıları ile katletme, faşist Türk devletinin mücadele eden kesimlere son yıllarda sıklıkla başvurduğu bir yöntem olmuştur. Avrupa’dan Güney Kurdistan’a, Rojava’ya devrimci, yurtsever örgütlü kimlikler hedeflenerek örgütsüzlük ve korku iklimi yaratılmaya çalışılmaktadır. Henüz birkaç ay önce Paris’te Evin Goyi ve 2 yoldaşı, Rojava’da MLKP komutanları Zeki Gürbüz ve Özgür Namoğlu, birkaç gün önce ise Güney Kürdistan’da Hüseyin Arasan aynı amaçlı suikastli saldırıların hedefi oldular.
Rojava devrimi faşist sömürgeciliğin süreklileşen saldırı ve savaş konsepti altında ayakta durmaya çalışıyor. Yıllardır devam eden saldırılar, Özerk Yönetim’in tutuklu DAİŞ’lileri yargılayacağını duyurması ve Astana görüşmeleri öncesinde artırılmıştır. Astana görüşmelerinde faşist sömürgecilik Özerk Yönetim’in ‘yasadışı’ gösterilmesi ve işgalden vazgeçmeyeceğini bir kez daha emperyalist pazarlıkların konusu haline getirmiştir. Bu durum Rojava’ya yönelik yeni saldırıların kapıda olduğunu ve meşrulaştırıcı bir etken olacağını göstermektedir.
‘Yasadışı’ olan faşist sömürgeciliğin yeni bir yaşamla bölge halklarına umut olan Rojava/ Kuzeydoğu halklarına karşı gerçekleştirdiği savaş konseptidir. Uluslararası burjuva hukuku dahi ayaklar altına alarak, Suriye’nin egemenlik hakkını da çiğneyerek, islamcı çeteleri kullanarak, tank ve hava saldırılarıyla, sömürge valileri atayarak, iktisadi talanıyla ‘yasadışı’ olan faşist Türk sömürgeciliğidir.
Türk sömürgeciliğinin tüm saldırılarına izin veren, hava sahalarını kapatmayan ABD ve Rusya emperyalistleri çıkarları gereği Rojava halklarına karşı işlenecek suçlara çanak tutmuştur. Tüm saldırı ve emperyalist anlaşmaların halkların eşitliği ve özgürlük umudu olan Rojava devrimini asla teslim alamayacağını buradan bir kez daha haykırıyoruz! Dün Rojava devrimini dünya halklarının, işçi ve emekçilerinin enternasyonalist dayanışması ile savunduk. Bugünde devrimi tehdit eden faşist sömürgeciliğe ve emperyalist güçlere karşı aynı mücadeleci ruhla sokakları kuşatarak savunacağız!
Avrupa topraklarında yaşayan halklarımızı direnişi daha fazla büyütmeye, Rojava devrimini hedef alan tüm saldırılara karşı ‘Rojava devrimini savunmaya’ çağırıyoruz. Devrimin kazanımlarını korumak için halkların enternasyonalist dayanışmasını büyütelim!
Avrupa Ezilen Göçmenler Konfederasyonu (AVEG-KON)