2001-2013 arasındaki benzer girişimlerin ardından Afrika, Avustralya, Avrupa, Kuzey Amerika ve Güney Amerika’dan kendini “ekososyalist” olarak tanımlayan aktivistler tarafından geçen yılın son günlerinde Küresel Ekososyalist Ağ ilan edildi.
Alan Thornett, Daniel Tanuro, Ian Angus, Michael Löwy ve John Bellamy Foster gibi ünlü yazar ve aktivistlerin yanı sıra Ana Isla, Antonater Tafadzwa Choto, Arlindo Rodrigues, Baba Aye, Bandile Mdlaposa, Brid Smith, Daniel Tanuro, Donna Andrews, Federico Fuentes, Gyeke Tanoh, Hannah Holleman, Hugo Blanco, Ibrahim Alsahary, Jacklyn Cock, Jesus Manuel Castillo Segura, Joe Carolan, John Molyneux, Joanthan Neale, Juanjo Alvarez, Kate Alexander, Leo Zeilig, Martin Empson, Memet Uludag, Munyaradzi Gwisai, Patrick Bond, Paul Murphy, Rehad Desai, Savatore Engel-Dimauro, Susan Price, Suzanne Jeffery, Terisa Turner, Trevor Ngwane’den oluşan ağın kurucu destekçi listesi ağın kuruluşunda sağlamaya çalıştığı yaygınlığı yansıtıyor.
Ağın Geçici Yönetim Kurulu, İrlanda’dan Irish Marxist Review dergisi editörü John Molyneux, İrlanda’dan Extinction Rebellion ve United Against Racism aktivisti Memet Uludağ, Güney Afrika’dan radikal belgesel film yapımcısı Rehad Desai ve Fransa’dan emeritus araştırma direktör Michael Löwy’den oluşmaktadır. Bireylerin 5-10 Avro ve örgütlerin 150 Avro üyelik ücreti ile dahil oldukları ağa şu an için örgüt olarak dahil olan tek yapı İrlanda’dan United Against Racism.
Avustralya’dan sosyalist Socialist Alliance partisinin yayın organı Green Left dergi ve haber sitesi editörlerinden Susan Price ve Federico Fuentes, ağın büyümesi ve gelişmesi halinde bu yılın ilerleyen günlerinde küresel bir konferans düzenleyeceğini belirtiyorlar.
Ağın Geçici Yönetim Kurulu’nda da yer alan John Molyneux 8 Şubat’ta Afrika ekonomi politik araştırmaları yayını ROAPE’ye verdiği röportajda ağ ile ilgili şunları aktarıyor:
“Şiddetlenen iklim acil durumu, iklim değişikliği ve genel olarak çevre konusunda kamuoyu farkındalığının artmasına ve birçok sosyalistin parçası olduğu ve olumlu bir şekilde etkileşime girdiği yeni bir aktivizm dalgasına yol açtı. Bununla birlikte hem medyada hem de geniş kamuoyunda mevcut çevresel söylem uluslararası düzeyde ‘yeşil liberalizm’ olarak adlandırılabilir. Yeşil liberalizmin daha radikal bir versiyonu da muğlak bir ‘derin yeşil’ bilinçle birlikte aktivistler arasında yaygındır. Burada sistem değişikliği anlayışı, esasen, şirketleri, ana akım politikacıları ve devleti dönüştürme olasılığına dair illüzyonlara yol açan ortak akıl yürütmede bir değişiklik olarak ele alınmaktadır.”
“Şu anda hareketteki sosyalist ses çok sınırlıdır, kesinlikle baskın değildir. Ancak sosyalist ses olmazsa olmazdır, çünkü kapitalizm ne iklim değişikliği meselesini ne de daha geniş çevresel krizi çözmeyecektir. Toplumun sosyalist dönüşümü nesnel olarak gereklidir. Dahası, sosyalist bir yaklaşım işçi sınıfı kitlelerini kazanmak ve harekete geçirmek için kritik önemdedir. Ne yazık ki, bu son derece acil durumda enternasyonal devrimci solun büyük kısmı çok zayıf halde.”
“Ağımız bu durumu iyileştirme, sosyalist sesi yükseltme ve yeni güçlere ulaşma yolunda küçük bir girişimdir. İlk hedefi, sosyalist çevreci fikirlerin ve dünyanın dört bir yanından gelen krizin ve direnişlerin gelişim raporlarının karşılıklı değişimini ve yayılmasını kolaylaştırmak için ekososyalistleri bir araya getirmektir. Ağ, daha sonra konferanslar düzenleyebilir ve harekete geçirici mesajlar yayınlayabilir.”
Küresel Ekososyalist Ağ internet sitesinde yer alan tanıtım şu şekilde:
“Küresel Ekososyalist Ağ, dünyamızı hızla içine çeken yıkıcı ekolojik krize yanıt olarak kurulan uluslararası bir sosyalistler birliğidir.
Eriyen buzullar, rekor kıran ısı dalgaları, korkunç kuraklıklar ve dünya çapında ölümcül sel ve yangınlarla bu krizin ölçeği, ana akım kapitalist medyayı bile bu korkunç ve meşum gelişmelerin çoğunu haberleştirmek zorunda bırakıyor. Yine de haberleştirme biçimi, ısrarla bu olaylar arasındaki bağlantıları ortaya koymayı reddetmekte ve mümkün olduğunca, bunun altında yatan iklim değişikliği, ya da dahası aman dile gelmesin kapitalizm, sorunuyla herhangi bir bağlantı kurmaktan kesinlikle kaçınmaktadır.
İlham verici yeni nesil okul grevcileri, Yokoluş İsyancıları ve tüm dünyada bu kadar muhteşem sayılarla sokaklara çıkan vuran COP protestocuları da dahil olmak üzere iklim aktivistleri arasında bile baskın söyleme, ancak ‘yeni yeşil liberalizm’ denebilir. Bu, ya kapitalizmin içinde ve kapitalizmi temel alarak bir değişime ya da kökten kolektif bir dönüşüm meydana getirerek sistemde bir değişikliğe göz diker.
Aktivizmin ve kaygının bu yükselişini son derece hoş karşılamaktayız, ancak Ekososyalist bir bakış açısından, bu yeterli değildir. Mutlak felaketi önlemede ve zaten kaçınılmaz olan felaketlerle başa çıkmada kapitalizme yapısal bir meydan okumanın esas olduğuna inanıyoruz.
Ağın öncelikli amacı, ekoloji tartışmasının patlama yaptığı güncellikte çevre krizine sosyalist yanıtların dünya çapında yaygınlaştırılmasına yardımcı olmaktır. Amacı basitçe bilgi, fikir, analiz ve tartışmaların ekososyalist bir bakış açısıyla paylaşılmasını kolaylaştırmaktır.
Üyelik, ağın altı temel ilkesini destekleyen bireysel sosyalistlere ve sosyalist örgütlere açıktır:
- İklim değişikliğinin öncü unsur olduğu genel bir çevresel kriz var. Bu kriz son derece acil ve insanlığın ve sayısız diğer türün geleceğini tehdit ediyor.
- Bu krizin nedeni rekabetçi sömürü ve kâr amaçlı üretime dayanan ekonomik ve sosyal bir sistem olan kapitalizmdir.
- Bu krizi çözmek ve hayatta kalmak, kapitalizmle uluslararası düzeyde bir kopuşu ve onun yerini, temel üretici güçlerin kolektif mülkiyetine ve demokratik planlamaya dayanan ekonomik ve toplumsal bir sistem olan sosyalizmin almasını gerektirir.
- Bunu başarmak için küresel bir halk iktidarı seferberliğine ihtiyacımız var.
- Böyle bir seferberlik emekçi halk kitlesinin işlerine ve yaşam standartlarına yönelik saldırılara dayanmayan adil bir geçişe bağlılığı gerektirir.
- İhtiyacımız olan birleşik seferberlik ayrıca tüm ırkçı, cinsiyetçi, ulusal, homofobik ve transfobik baskılara karşı çıkmayı gerektirir.
Bu temelde dünyanın dört bir yanından sosyalistleri üye olmaya ve sosyalist örgütleri ağa dahil olmaya davet ediyoruz. Sadece bir ağ olduğumuzu vurguluyoruz. Yani ağ, mevcut partilerin, grupların veya kampanyaların üyelerinin katılımına açıktır ve sosyalist kuruluşlar mevcut faaliyetlerinde herhangi bir kısıtlama veya sınırlama olmaksızın ağa katılmaya davetlidir. Biz sosyalistiz, ancak belirli bir sosyalist partiye ya da eğilime bağlı veya bunların denetimi altında değiliz.
Birbirimizle ve kamuoyu ile ana iletişim şeklimiz, üyelerimize ve bağlı kuruluşlara göndereceğimiz haber bülteni, internet sitemiz ve ilgili sosyal medya aracılığıyla olacaktır. Gerekli kaynağa eriştiğimiz ve geliştiğimizi varsayarsak, 2020’de bir süre içinde Küresel Ekososyalist Ağ Konferansı düzenlemeyi önümüze koymaktayız.”
Küresel Ekososyalist Ağ: http://www.globalecosocialistnetwork.net/